İnsomnia
Café'yi yıllar yıllar önce L-manyak dergisinde okumuştum ama bölümler halinde
tefrika edildiği için arada kaçırdıklarım olmuştu ve doğrusu okuduğum hikayeyi
anlamamıştım. Yerel bir yanı yoktu, Amerika için çizilmiş gibiydi, önce
oralarda yayınlanmış, sonra bizde de yinelenmiş gibiydi. Meğerse öyle değilmiş,
ilk yayını Türkiye’de olmuş. Onca sene sonra tekrar okuyunca bu muamma
hikayesini anlayacağımı düşünmüştüm. Ne ki yine karışık ve dağınık
buldum. Alva, Gecenin İçinde, bildiğim bir seri değildi, çizgileri akışı,
ardışıklığı güzelmiş, anlatılan serüven hikayesi geniş bir evrenin ilk bölümü
gibi duruyor... Devamı olacak hissi var ama orijinali ne durumda, bizde arkası
gelir mi belirsiz. Cinler, cadılar, avcılar, kadim gelenekler, ormanda yaşayanlar
şu bu okuyoruz... Hareketliliği en ilgi çekici tarafı. Albüm, Latif Demirci'nin vefatından sonra yapılan bir sergi dolayısıyla
yayımlandı, baskısı tükenmişti, bulunamıyordu, epeyce pahalı bir kitap,
yayıncısı bir banka olmasa kaça satılırdı insan merak ediyor. Görsel açıdan
zengin bir kitap, en azından alanın bir seveni ve meraklısı olarak görmediğim
malzemelerle karşılaştım, hoşuma gitti. Diğer yandan metinler nasıl desem
epeyce "soft" ve "light" olmuş, "merhumun arkasından
yazılanlar" bir hava olarak çok baskın çıkmış, Demirci'nin ne yapmaya
çalıştığını anlatan, değişimlerini izleyen, espri dünyasını irdeleyen en
azından daha derinlikli bir ya da iki yarı akademik metinler olmalıymış. Bu
konularda yazan biri olarak bir beklenti ya da kırgınlıkla yazmadığımı
belirtmem gerekiyor. Ne yazık ki, insanlar dürtüsel tepkiler veriyorlar, böyle
okunmak istemem. Oturur yazarım eğer istersem. Kitapla ilgili bir eksikliği
paylaşmak istedim. Diğer yandan, yayıncı beklentilerini hiç bilmiyorum, belki
zaten bu içeriği istediler-sipariş ettiler, bankalar bu konularda bazen çok cesur
veya çok endişeli olabiliyorlar. Neyse, kitabın da hakkını teslim edelim. Bence
benzeri olmayan bir derleme olmuş, daha önce bu ölçülerde Turhan Selçuk ile
ilgili bir iki kitap oldu ama onlar da merhumun kendi seçiciliğinde
gerçekleşmişti.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder