The King of Staten Island (2020) sevdiğim türden ergen hallenmeleri, beğendim (31 Ağustos).++ Penny Dreaful City of Angels Sea1 Ep. 7 ve 8'i seyrettim (30 Ağustos).++ The Deadly Affair (1967) iyi bir karışımı var: Carre, Lumet, Mason, Signoret... ve adı başka olsa da Smiley... Daha gergin olabilirmiş ve yavaş (29 Ağustos). ++ While The City Sleeps (1956) karışık bir hikayesi var, çok kalabalık, odağı tutturamamış Lang, ilginç olan katilin çizgi roman okuru olması, Wertham'dan etkilenmiş belli ki (28 Ağustos). ++ Avanti (1972) Wilder yetmişli yıllara uyum sağlayamamış sanki, oyunu da iyi seçememiş bu defa ve Lemmon yalnız kalmış (27 Ağustos).++ The Loudest Voice Sea1 Ep. 5, 6 ve 7'yi seyrettim (26 Ağustos).++ One Two Three (1961) Soğuk Savaş, Coca Cola ve Broadway mizahı, başka oyuncularla daha hatırlanır bir Wilder filmi olurmuş (25 Ağustos).++ The Night of the Hunter (1955) gerilim sinemasının ilham kaynaklarından biri, dehşetli bir kötü adam gösterisi (24 Ağustos).++ Some Like it Hot (1959) çağının ilerisinde komedi temposuna sahip, BW eliyle karmaşası güzel ama filmi sürükleyen oyuncu enerjisi (23 Ağustos).++ Artemis Fowl (2020) parlak bir hikayesi yok, görsel olarak ilginç çıkarımları olmuş o kadar (22 Ağustos).++ Stalag 17 (1953) yine bir sahne uyarlaması, Wilder ironiye yine yüklenmiş, iyimser büyüsünü katmış filan, gerçekçi mi, hiç değil, güzel (21 Ağustos).++ Rio Bravo (1959) çocukkene heyecanla seyrettiğimi hatırlıyorum, şimdi bakınca, temposuz ve finalsiz geldi , ayın westerni (20 Ağustos).++ Cactus Flower (1969) yine bir Broadway oyunu ve yine bir Diamond mahareti, Goldie Hawn'ı büyüten filmlerden biri (19 Ağustos).++ Irma la Douce (1963) geçen yüzyılın en tatlı oyunlarından biri olabilir, Wilder olmasa bu kadar ünlü olur muydu orası meçhul (18 Ağustos).++ Kiss me Stupid (1964) Wilder iyimserliği ve hınzırlığında gevşek ve edepsiz bir altmışlı yıllar filmi (17 Ağustos).++ The Private Life of Sherlock Holmes (1970) Wilder'ın en iyi filmi değil, bence temposuna da uygun değil, daha cesur olabilirmiş, finalsiz kalmış (16 Ağustos).++ The Front Page (1974) Wilder filmlerine devam, Jack ve Walter döktürüyor, yine çok güzel sahnede sıkışma anları var (15 Ağustos).++Sunset Blvd (1950) bir kez daha tek mekan, yine arızalı birileri, tasarım ve ilerleyiş enfes, daha en baştan nereye varacağını gösteriyor halbuki (14 Ağustos).++ The Fortune Cookie (1966) Walter Matthau performansı, Wilder iyimserliği ve teatral entrikası (13 Ağustos).++ Witness for the Prosecution (1957) Billy Wilder'ı istediği biçimde mekana sıkışan bir hikaye daha, yine ayrıntılar, muziplikler ve bir Agatha C. finali (12 Ağustos).++ Baba Parası (2020) , gişe komedisi, holivut komedisi filan ama ben fazla kalabalık buldum (11 Ağustos).++ Perry Mason Sea1 ep. 7 ve 8'i seyrettim (10 Ağustos).++ The Apartment (1960) Billy Wilder izliyorum, o teatral akışkanlık, o akıllı "saflıklar", o tatlı iyimserlik ve sıcaklık, leziz.. (9 Ağustos).++ Ghosts of War (2020) bir hikaye iddiası var ama hakkını veremiyor (8 Ağustos).++ Pinocchio (2019) güzel uyarlama olmuş, farklı bir estetiği olmuş (7 Ağustos).++ Oscuro Deseo Sea1 ep.1, 2 ve 3'ü seyrettim (6 Ağustos).++ Une fille facile (2019) Zahia sebebiyle frapan ama sınıf çatışmasını ve o hayatın izlerini iyi veriyor, kimi sahneler ve diyalogları çok beğendim (5 Ağustos).++ Yok Artık 2 (2016) Serkan Altuniğne için seyrettim, iki tık mainstream dışına kaçılabilirmiş (4 Ağustos).++The Players (2020) eski tarzda bir kadın erkek hikayesi, çok güçlü değil, oyuncu enerjisiyle yürümüş (3 Ağustos). ++ Dark Desire Sea1 Ep.1, 2 ve 3'ü seyrettim (2 Ağustos).++ Journey to China The Mystery of Iron Mask (2019) masalsı, bu kadar kalabalık olmasa iyi serüven çıkarmış (1 Ağustos). ++
1 yorum:
Merhaba,
Kendi blogumdaki içeriklerin çalındığını gördüm ve tek tek sayfaları google'a ihbar ediyorum. Sizin blogunuzdaki yazının da aynen kopyalandığını gördüm ve uyarmak istedim. Sitenin adı : http://www.esgec.com/seyrusefer-defteri-121/
Maalesef iletişim kısmındaki mail adresi de, telefon numarası da fake. Bu konuda siz de google üzerinden şikayette bulunun. Emeğe yazık ve yazdığımız içeriklerin harfi harfine çalınması hiç hoş değil.
Yorum Gönder