Fransızca öğretmeni, müfettiş ve kütüphane müdürü.
Kırkların şairlerinden, ellilerde gazeteci. Dört köşeli üçgenden bir romanı
var, asıl mahareti denemelerinde. Kendine gömülen, İstanbul’a yazılan. Neşeli,
gevrek, okumuş adam kahkahası. Elek tekne. Hayhuy kayıtçısı. Hacivat’ın karısı
Beyoğlu’nda geziyor. Salâh Bey Tarihi yazılıyor. Ağzında bir çakıltaşı, bir ıslık,
bir kadınla konuşuyor, bir başkasının ardından seyirtiyor. Küllük’te kimler
oturuyor? Höpür höpür kim içiyor kahveyi? Gel iki lafın belini kıralım Kuzu
Çobanı. Salâh Birsel, Türkçenin flaneurü.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder