Marianne
Faithfull ölmüş, ben büyürken az çok bilirdim ama geçtiğimiz on yıl içinde global
popüler kültürde bir gençlik arketipi olarak o kadar çok karşıma çıktı ki şaşırmaya
başladım. İstisnasız herkes onu yirmili
yaşlarıyla hatırlamak istiyordu. Ünlü erkeklerin peşinden koştuğu, masum ve
çekici bir görünüme sahip bu tuhaf sesli kadını sanki başka türlü
düşünmek istemiyordu kimse; bir gençlik idolü, graffiti örneği, direniş temsilcisi ve
ergen isyanı fotoğrafı olarak o yaşlardaki haliyle hatırlamayı tercih ediyorlardı,
çeşitli reklamlarda, nostaljik metinlerde hep bu yıllardaki haliyle
kullanılıyordu. Tamam demiştim, yaşlılık sevilmiyor, herkes güzel yaşlanmıyor
şu bu... Ama Marianne Faithfull neden sadece bu genç kız haliyle hatırlanıyor?
Bir şeye denk düşmese bu kadar (ve bu biçimde) hatırlanamaz.
Marianne,
60 ve 70'lerin çarpıcı kadınlarından biri. Müzik dünyasında pek çok ünlü
solistle uzun (ve kısa) süreli ilişkileri oluyor. Kendisi de şarkıcı, çatallı, acı çekmiş
birini andıran bir sesi vardı. Sigaradan çatlamış ya da bir şeyler içmeden
şarkısını sürdüremeyecek hissi veriyordu insana. Benimkisi sonradan bir ilgi
olunca epey bakınmıştım… Kim bu kadın diye… Elli yıl öncesinden söz ediyorum… Mick
Jagger'la olan ilişkisi, Lennon-Ono beraberliğine benzetilmiş. Hoş, o dönemin pek
tuhaf çifti vardı ve çoğu, Lennon-Ono ile kıyaslanırdı. Faithfull, oyunculuk da
yapıyor. 1968 yapımı Motosikletli Kız'daki Rebecca rolü Batı Avrupa
kültürünün halen popüler ikonlarından biri. Sayısız göndermeye rastlarsınız bu
film ve Faithful'la ilgili.
Mick
Jagger, onun için Sister Morphine adlı ünlü bir şarkı
yapmıştı. Merhameti ve kanundışılığı kabullenen fedakar bir kadın vardı
sözlerinde, morfin krizinin ve ölümün eşiğindeki erkeğine yardım ediyordu:
"İşte burada, hastane yatağımda yatıyorum / Söylesene Morfin Abla, ne
zaman tekrar geleceksin yanıma / O kadar bekleyeceğimi sanmam / Görüyorsun o
denli güçlü değilim (...) Karabasanımı rüyalarımla değiştir/ Görmüyor musun
hızla solup gidiyorum" vs vs...
Bertolucci,
Dreamers filminde ondan ilham aldığını söyledi, Patti Smith ne kadar
etkilendiğini sayısız kez anlattı (meraklısı şarkı söyleyiş biçimlerini en az
benim kadar benzetecektir), Saint Laurent onun androjen bohemliğinden
esinlenerek koleksiyonlar üretti. Kate Moss tarzı için doksanlardaki Faitfull
yorumu denirdi… James Hetfield onunla düet yaptı… Sayılmayacak kadar çok örnek
var…Gerçekten öyle çok gezindi ki, halen de “geziniyor”…
Bir sürü şey oluyor, Jagger’dan sonra ilişkiler, evlilikler yaşıyor, çok aşık
olduğunu söylediği şair bir sevgilisi var, onun intiharıyla kahroluyor, uzun
süre uyuşturucu tedavisi görüyor vs vs Sadece olumsuz gelişmeler yaşandı
demiyorum, daha iyi bir şarkıcı-yorumcu oldu, daha derin işler de çıkardı belki
ama global popüler kültür açısından onca şeye rağmen otuz yaşını hiç geçemedi, hep o yıllarda kaldı, sonrasını başka bir kadın yaşıyor gibi oldu… Yaşlanma,
değişme ve gelişme hakkı elinden alındı adeta… Genç yaşta ölen başka ikonlar
var, James Dean, MM ve hatta Kurt Cobain gibi…Marianne F. erken yaşta ölmüşçesine başka tür bir örnek
oldu….
Galiba diyorum o yıllardaki ergen zekası (ve o ergenlerin yaş aldıkça büyüyen
nostaljisi) esrarlı, şehvetli, incecik, kırılgan ama ters köşeye yatıran melankolik
bir masumiyet istiyordu. Galiba diyorum, günümüzün fitness çılgınlığı öncesinde bugüne taşınabilecek bir zayıflığı ve fitliği vardı, o hali yeniden
popülerleşerek yaşamasını kolaylaştırdı. Kendi deyişiyle o yıllarda anoreksiyaymış,
sonradan obezite sınırlarına varmış çünkü… Dedim ya galiba diyorum, yazarak
düşünüyorum, cevabını bilmiyorum… Doksanlarda birisi onu anlatırken Madonna’ya
benzeterek “Beatnik Madonna’sıydı” filan demiş, geleceğe ve yaşanan “şimdiki
zamana” bağlanan bir tuhaflığı varmış diyelim… Yaşayacak ve "gezinecek" artık biliyoruz.
4 yorum:
Metallica'nın The memory remains adlı şarkısına da vokal yapmış 90'larda. Müzisyenliği için fena değildir diyorlar ama bilmiyorum...
Başka işleri de var. Sesi değişik, söz yazarlığı var, müzisyenler için ilham verici olduğu kesin. Gerisi dinleyenlere kalmış Orhan
Hayır hayır çok fazlasıdır yazdıklarınızdan.. Şu yazıyı okumanızı önerebilirim. http://zihninarkasokaklari.blogspot.com/2020/04/ev-erkegi-135.html
Ama ben az yazdım zaten :)) Çok selam
Yorum Gönder