ii- Futbolun sahada değil arsada oynandığı zamanlarda da bunlar birebir yaşanırdı, endüstriyel futbol geldi, bu işler bozuldu filan diyorlar ya... o da palavradır. Futbolun oynandığı her ortamda haksızlık, kavga ve gerginlik yaşanır ve yaşanacaktır.
iii- Futbolda hakedilmiş galibiyet ve yenilgi yoktur, haksızlık, tahrik, hakem yardımı, kural ihlali, şansızlık vardır (!). Oynayanlar, seyredenler ve anlatanlar uzun uzun bunları konuşurlar.
iv- Müsabakaların eşit ve adaletli bir ortamda oynanması için konulan kurallar bu sebeplerle geliştirilir. Kurallar, biliyoruz ki kazananlar ve kaybetmeye tahammül edemeyenler tarafından manipüle edilir, lehlerine değiştirilir... Sürekli ihlal edilir, sürekli yeniden yorumlanır.
v- Futbol taraftarlığı eninde sonunda militan olmayı gerektirir. Hayatı futbola göre yaşarsınız. Önce o takımın taraftarısınızdır, daha sonra solcu, sağcı, dindar, yazar, doktor, mühendis olursunuz. Hayat, futbol oynanmadığı zamanlarda yaşanan kısa zaman aralıklarıdır. O aralıklarda solcu, sağcı, dindar, yazar, doktor, mühendis olursunuz.
vi- Futbol kavgası, dünyanın en sahici ve insani kavgasıdır. İnsan, insanın kurdudur.
vii- Futbol kavgalarını saçma bulanlar, daha önemli davalar için kavga edilmesini isteyenlerdir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder