Blankets'den, güzel bir grafik romandan...Hikâyenin içinde, yaşanan ana ve metnin bütününe uygun bir şarkı "okuyoruz". Popüler olduğu için olmalı bir not düşülmemiş, şarkı İngiliz grubu The Cure'a ait: Just Like Heaven. Seksenli yıllarda Bilboard listelerine girmiş, biz de dinlemiştik. Benim müziğim ve grubum değildir The Cure. Amerika'da iddiasız biçimde çok çalınan şarkılardan biri oldu, zaman içinde. Şarkı, 2005 yılında aynı adlı bir romantik komedi filminde kullanıldı, bu da belki popülerleşmesinin sonucuydu ama misliyle ilgi artırıcı bir etkisi oldu.
Matt Kindt ile Jason Hall'un Pistolwhip albümünde rastladım bu sahneye. Başka şarkıcılardan da dinlemişimdir ama bildiğim kadarıyla Ella Fitzgerald meşhur etti veya onun sesine yakıştı bu şarkı. Yakın dönem çizgi romanlarında dikkatimi çekiyor, tesadüf olabilir, "Ella" nostalji simgesi olarak kullanılıyor. O romantik sözler geçmişi ve duygusal derinliği tamamlar nitelikte hikayeye yediriliyor: "Don't you know that I'm in love with you? Every cloud must have a silver lining". Çizgi romanda müzik meselesi her zaman sorunludur, bilinen ve kolektif hafızada yeri olan şarkı sözlerine atıfta bulunmak her zaman daha doğru tercihtir. Ella yoğunlaşması belki de o yüzden...
Blacksad sevdiğim bir çizgi roman. Dizinin ikinci ve üçüncü albümlerinde atmosferi bütünlemesi için müzik epeyce kullanılır. İkinci albümde "çalan şarkı" Lady Day ünvanlı Billie Holiday'ın Strange Fruit'iydi. Blacksad, düşünceli bir halde giyinirken radyoda çalıyordu. Üçüncü albümde yer verilen şarkıysa hikâye için daha işlevsel olarak kullanılan ve doğrusu daha popüler olan bir parça. Ella Fitzgerald'ın söylediği Old Black Magic şarkısının plağını da görüyoruz bir karede. Şarkılardan ilki 1939 ikincisi ilk kez 1942 yılında plak olarak yayınlanmıştır. İlginç olan ise şu: Bu şarkıyı başka isimler de plağa okuyorlar ama Ella en erken 1954 tarihinde plak olarak çıkarıyor, daha önce değil. Blacksad'ın oyunbaz göndermelerine bu tarihi de ekleyebiliriz. Üreticileri dizinin yaşandığı zaman dilimini muğlak bırakmak istedikleri için oyunbozanlık edeyim dedim.
Çarpışma'nın Metallica tişörtlü kahramanı Burak, "kriz zamanlarında" Türkçe müzik dinliyor ve kaçınılmaz olarak ağlıyor. Neşeyi yabancı müzikle bulurken, hüznü ve "derinleri" daha yakından birşeylerde araması sevimli elbet. Burak, yine balkona çıkmış, kulaklıktan dinlediği müziğe dalmış, çok geçmeden ağlayacak. Dinlediği şarkı, Baba Zula'nın "Özgür Ruh" şarkısı...Alaturka havası ve ironik sesi hesaba katarsak, sahneyi koyu bir dramatik yoğunlukla okuyamıyoruz. Geçerken değineyim, bir sayfa önce Replikas'ın "Bahar" şarkısına da ağlamış Burak...
Matt Kindt ile Jason Hall'un Pistolwhip albümünde rastladım bu sahneye. Başka şarkıcılardan da dinlemişimdir ama bildiğim kadarıyla Ella Fitzgerald meşhur etti veya onun sesine yakıştı bu şarkı. Yakın dönem çizgi romanlarında dikkatimi çekiyor, tesadüf olabilir, "Ella" nostalji simgesi olarak kullanılıyor. O romantik sözler geçmişi ve duygusal derinliği tamamlar nitelikte hikayeye yediriliyor: "Don't you know that I'm in love with you? Every cloud must have a silver lining". Çizgi romanda müzik meselesi her zaman sorunludur, bilinen ve kolektif hafızada yeri olan şarkı sözlerine atıfta bulunmak her zaman daha doğru tercihtir. Ella yoğunlaşması belki de o yüzden...
Blacksad sevdiğim bir çizgi roman. Dizinin ikinci ve üçüncü albümlerinde atmosferi bütünlemesi için müzik epeyce kullanılır. İkinci albümde "çalan şarkı" Lady Day ünvanlı Billie Holiday'ın Strange Fruit'iydi. Blacksad, düşünceli bir halde giyinirken radyoda çalıyordu. Üçüncü albümde yer verilen şarkıysa hikâye için daha işlevsel olarak kullanılan ve doğrusu daha popüler olan bir parça. Ella Fitzgerald'ın söylediği Old Black Magic şarkısının plağını da görüyoruz bir karede. Şarkılardan ilki 1939 ikincisi ilk kez 1942 yılında plak olarak yayınlanmıştır. İlginç olan ise şu: Bu şarkıyı başka isimler de plağa okuyorlar ama Ella en erken 1954 tarihinde plak olarak çıkarıyor, daha önce değil. Blacksad'ın oyunbaz göndermelerine bu tarihi de ekleyebiliriz. Üreticileri dizinin yaşandığı zaman dilimini muğlak bırakmak istedikleri için oyunbozanlık edeyim dedim.
Çarpışma'nın Metallica tişörtlü kahramanı Burak, "kriz zamanlarında" Türkçe müzik dinliyor ve kaçınılmaz olarak ağlıyor. Neşeyi yabancı müzikle bulurken, hüznü ve "derinleri" daha yakından birşeylerde araması sevimli elbet. Burak, yine balkona çıkmış, kulaklıktan dinlediği müziğe dalmış, çok geçmeden ağlayacak. Dinlediği şarkı, Baba Zula'nın "Özgür Ruh" şarkısı...Alaturka havası ve ironik sesi hesaba katarsak, sahneyi koyu bir dramatik yoğunlukla okuyamıyoruz. Geçerken değineyim, bir sayfa önce Replikas'ın "Bahar" şarkısına da ağlamış Burak...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder