Benim sigarayla pek işim olmadı ama kenar mahallede cuara tüttürmenin manasını içten içe anlıyordum, yetişkin olmanın, çocukluktan çıkmanın bir işaretiydi sigara içmek. Doğal olarak başlangıçta ben de içtim. Rakının yanında, türkü söylerken, kahrederken filan... Tütünün kendisinden hoşlanmadığım için olabilir, bu pozdan çabuk vazgeçtim...
Bilemiyorum, buraya gülerek yazıyorum, etrafımda sigara içen genç kızlar olsaydı, devam da edebilirdim. Hayatı sürükleyen, deveranlar yaratan en büyük "tetikçi" bence arzu... Sahip olma, fethetme, baştan çıkarma halleri hepimizi, kadın-erkek etkiliyor. Hem sinemayı etkiliyor, hem sinema yoluyla bizi... Göz göre göre kışkırtılıyoruz, kışkırtılmaya teşneyiz veya...
Aşağıda yine sinemamızdan Melahat İçli'nin bir pozunu paylaştım. İstimini almış, seyredildiğini bilerek sigarasını yakıyor, gelgelli, film koparan biçimde...Her hikayeye lazım bir meşum kadın, arzunun meydan okuyan yüzü işte...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder