Tohumu, toprağı, yağmuru yaşı, kıtlığı, küslüğü, askerliği, Nergis’i konuşan erkekler. Uğunan kabayel, hırıltılar, çırpına çırpına uçan gece kuşları, iğde dalı gibi salınan arzular, havlayan köpekler…
Turgut Ulucan, o küçük köyü, o büyük meseleyi anlatıyor. İnsanın insana ettiğini… Ecel gibi çöken koyuluğu…
Nergis, bir cinayetin hikâyesi. ..Yeni bir yazardan şaşırtıcı bir ilk roman. “Sonra işte biliyorsun. Nergis kayboldu”.
1 yorum:
Hmmm bir ilk roman. Kulağa hoş geliyor. Hele ki içinde "nergis" geçiyorsa, okunmalı...
Yorum Gönder