Pınar Öğünç, hayatın manasızlığı içine mutluluk sahneleri
koyma gayretlerini... Nefes alır gibi işlenen küçük kötülükleri, istemeden
yapılan küçük iyilikleri... Yalnızlığın, tesellinin, tahammülün ve mırıl mırıl söylenen
yalanların vesilelerini... Teferruatları, boşlukları, gergin ve gevşek karşılaşmaları,
tuhaflıkların derinliğini, kısacık manzaraları anlatıyor. Yan yana ve apayrı.
Aksi Gibi,
beyhudenin, eksikliğin, bıkkınlığın, sıkıntı yok diyebilmenin hikâyeleri…
Türkçe edebiyata yeni bir parantez…”Bir derdimiz mi vardı?”
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder