Cumartesi, Şubat 01, 2025

Dizi dizi dizildiler

Memleket dizilerinin asıl meselesi, reklam pastasının küçülmesiyle ilgili, gelirleri düşen kanallar ödeme güçlüğü çekiyorlar, haliyle diziler yüksek maliyetlerini karşılayamıyor. 

Bunun ilk önemli sonucu,  geç ödeme yapabilen kanalların, bu gecikmeye finansal olarak dayanabilecek büyük firmalarla çalışması demek. Bölüm ücretlerinin geri dönüşü üç ayı buluyor ve geçiyor çünkü. Bu sürede çalışanlar hak ettiklerini almaya devam ediyorlar, almadan vermeyi, kazanmadan harcamayı karşılayabilecek olanlar ancak büyük yapım şirketleri oluyor. 

Tekelleşme deniyor ya, kanalların büyük firmalarla çalışmasının önemli bir başka sonucu daha var, o denli büyük sermayeniz yoksa, projeniz ne kadar iyi olursa olsun, mevcut şartlar gereği kanallar tarafından kabul görmüyorsunuz. En iyi ihtimalle büyük şirketlerle ortak iş üretmeye yönlendiriliyorsunuz. 

Büyük şirketler ise işlerini asıl olarak yurt dışına satmak istiyorlar, ancak o zaman istedikleri ölçülerde para kazanabiliyorlar. Yurt dışında Türk dizisi demek soap opera demek, güzel kadınlar ve yakışıklı erkekler demek. Biz içerde bu tür dizilere kadın hikayeleri diyoruz, onları yurt dışında tanınan oyuncularla çekiyoruz. Oyuncu menajerleri bu durumu anladıkları için o oyuncuların ücretlerini sürekli artırıyorlar. 

Yapımcılar da satışı kolaylaştırmak için başarı kazanmış yabancı dizileri senaryo olarak satın alarak yeniden üretiyorlar. Bilinen ve satılan bir yabancı dizi, Türk uyarlaması olarak bir kere daha satılıyor. Biz bir de uzun bölümler ürettiğimiz için daha da ucuz oluyoruz şu bu... 

Sorun şu ki, hele üç yıldır filan, biz dizi çekmiyoruz, yurt dışına satılacak kadın hikayesi çekiyoruz. Komedi dizisi çekilmiyor deniyor ya, çekilemez çünkü yurt dışına satılamıyor. Şöyle anlatayım Cem Yılmaz ya da Gülse Birsel, hatta Gibi dizisinin yurt dışında karşılığı yok. Yani bizim popülerimiz değil, yurt dışında popüler olanlar iş yapabiliyor ancak. 

Sadece mizahi işler değil elbette, bizde kadın hikayeleri dışındaki her şeye "erkek işi" deniyor, çok azlar, bir iki kanalda numune gibi birer tane yayımlanan "erkek işleri" var, artık onlar da ancak içerde reyting alırsa devam edebiliyor. Küçülen ekonomi ve reklam pastası nedeniyle reyting de yetmiyor artık. Kurtlar Vadisi bugün başlasa beş bölümde kalkabilirdi. Veya ancak TRT'de yayımlanabilirdi. 

Neden aynı oyuncular ve neden aynı yapım şirketleri sorusunun cevabını daha çok buralarda aramak gerekiyor. 

Benim anladığım kadarıyla partinin kanalları yurt dışı satıştan pay almak istiyor, kendileriyle çalışmayan büyük yapım şirketlerine baskı yaptıkları da görülüyor. Onlarla çalıştıklarında yurt dışı satışı olan oyuncularla da iş yapmış olacaklar. 

Kanallara gelince, yine görünen o ki, bu yıl, pek çok kanal el değiştirecek, yeni kanal patronları olacak...

Biraz hızlı yazdım, yok gezi, yok oğlan satıyor-kadın satıyor palavra demek istiyorum. Sorsan herkes biliyoruz yapıyor ama niyeyse yine de konuşuyorlar. 

Related Posts with Thumbnails