Cumartesi, Nisan 15, 2017

Haller ve Dergiler


Yaklaşık iki yıldır, çeşitli dergilerde çizgi roman yayımıyla uğraşıyorum. Daha önce denemediğim bir şey olduğu için denemek istedim. Sefa (Sofuoğlu) ile Kafa'da, Berat (Pekmezci) ile Fitbol'da, Murat (Başol) ile 221B'de çalışmalar yapıyordum. İlk ikisi aylık, sonuncusu iki ayda bir çıkan dergilerdi. Hepsini bir şekilde bitirdik. Ne oldu, nereye vardı, neler hissettim, onunla ilgili deneyimimi paylaşayım istiyorum.

Bir süredir iş çeşitliliği ve yoğunluğundan dert yanıyordum. "Kendim ettim, kendim buldum" demek gerekiyor tabii. Ülke de karışık, gündem hep gergin, bir şey üretiyorsun, oysa ülke başka bir yerde başka bir şey yaşıyor, sıkıntılı bir durum. Oysa dergiler ve genel olarak "çizgi roman algısı" o denli "hardcore" değiller, zira satmak zorundalar, çizgi romandan "soft" kalması bekleniyor vs.Telifle iş yapıyorsunuz çok da özgür değilsiniz.

Üstelik dergiler "albüm" kadar ferah değiller, az karede ve çok ekonomik olmak zorundasınız. Dar mekanda gösteri yapıyorsunuz. Bunlar şikayet sayılmasın, olup bitenlerin sonucu ya da vakıa diyelim. İşe başlarken hiç bilmiyor değildim. Telifle iş yaptığımı, yayın mecramı zorlamamam gerektiğini elbette biliyordum.

Neyse laf uzamasın, uzun bir müddettir, tek işim olmadığından çizgi romanların üzerimdeki ağırlığı artıyordu, hepsini bırakayım istiyordum. Tek başıma değilim, Murat'la Sefa'yla konuşuyordum. Daha önce satışları düşen Fitbol, Payidar'ı yüksek maliyet olarak görmüştü, Berat'la başka bir yerde devam etmeyip kenara çekilmiştik. Son aylarda ekonomik kriz nedeniyle bütün dergilerin satışları başaşağı gidiyordu, bu hengamede çekilmek en iyisiydi bana kalırsa, çekilmek ve işleri revize ederek-genişleterek albüm yapmak veya sadece albüm yapmak doğru karardı...

Dün ve evvelsi gün, net bir hamle yapıp, Kafa'dan ayrıldım. Sefa ile daha önce konuşmuştuk, kararı bana bırakmıştı. Akşamına 221B'den bir mail geldi, azalan satışlar nedeniyle durumlarını anlatıyor, maliyeti nedeniyle Murat'la birlikte yaptığımız Bozkır'a devam edemeyeceklerini bildiriyorlardı. Pişti olduk aslında, aramızda konuştuğumuz bir şeydi, gittiği yere kadar diyorduk, nezaketle vedalaştık.

Garip bir biçimde rahatladım. Hep şunu düşünürüm yaptığım işlerde. İnsanın sevdiği işten para kazanması kadar güzel bir şey yoktur. Herkesin bu kadar şansı olmaz. Lütuftur bu. İkincisi, ne yapıp edip heyecanı yitirmeyeceksin. Heyecan yerini rutine bırakırsa "ölelim" daha iyi.

Bozkır ve Payidar, albüm olacaklar... Zaten yeni hikayelerle ilaveler yapıyor, geliştiriyorduk, ona devam edeceğiz. Sefa ile 1951 isimli bir grafik romana çalışıyoruz. Geniş zamanlı işler...


1 yorum:

Kaystros Tyrha dedi ki...

Hayırlı olsun. Karşınıza daha güzel fırsatlar çıksın:)

Related Posts with Thumbnails