![]() |
Yapay zeka, sanatsal üretim yapmakla birlikte bir sanat aracı değil, toplumsal sorumluluk taşımakla birlikte vicdani bir akıl hiç değil. Önceliği, yaratıcılık göstermek ve yenilik yapmak değil, hemen her koşulda ihlalleri önlemek.
Çünkü o bir sanatçı değil; bir araç, bir yapay zekâ modeli. Sanat üretmesi demek, bir kullanıcı isteğini yorumlaması demek. Ve bu yorumlama süreci, yalnızca estetik ya da içerik taleplerine değil, etik kurallara, toplumsal normlara ve yasal sınırlandırmalara bağlı.
Sanat, malum, tarihsel olarak her zaman sınırları zorlar. Cinsellik, şiddet, tabular, siyasi eleştiri, toplumsal normların bozulması… Sanatın en büyük işlevlerinden biri, bastırılmış olanı görünür kılmak, toplumu rahatsız eden imgelerle yüzleştirmektir. Egemen ahlakın karşısına sanatın özgürlüğü çıkar.
Oysa yapay zeka bunu yapamaz, bir sanatçının yerine geçemez. Kendiliğinden yaratamaz, siyasi ya da estetik bir risk alamaz, bir değerler silsilesi üretemez. Ve hepsinden önemlisi, yaptığı çalışmanın arkasında duramaz, sorumluluğunu üstlenemez. Onun için sorumluluk, hukuki, etik, sosyal sorumluluk anlamına gelir.
Yapay zeka kullanarak görsel ürettiğim için eleştiriliyorum, kimi arkadaşlarım yüzüme de söylediler, bir kısmını başkalarından duydum. Herkese anlattığımı yineleyeyim, Photoshop çıktığında ağlayan grafikerler gördüm.
Böyle bir keşif ve üretim alanı artık var ve ne kadar kavga ederseniz edelim, ne kadar sevmezsek sevmeyelim, bu gerçeği değiştiremeyiz. Var işte ve hep birlikte kullanacağız. Yaptığım işler nedeniyle ileride ben de mağdur olabilirim, klişeleri yapay zeka kolaylıkla üretiyor çünkü.
Hissettiğimi yazayım, olumlu tarafından bakıyorum, ben "aracı" gayet ansiklopedist ve yaşadığım hayata bakarak gayet “demokratik” buluyorum. Tabii ki endişe duymamızı gerektirecek tartışmalı çok yönü var, ne ki, olumlu yönleri bence onlardan fazla... Aracı bilmeye ve öğrenmeye, onunla rekabet etmeye mecburuz.
![]() |


2 yorum:
Sevgili Levent ai kullanımına karşı çıkmamız gerekiyor, sana da çok yakışır
Bu benim veya sizin karşı çıkmanızla, hatta bir ülkenin topyekün karşı çıkmasıyla değişecek bir şey değil. Bu bir araç, hepimiz bir biçimde kullanacağız, doğrusu romantik buluyorum bu türden çıkışları, kişisel olarak sempati de duyabilirim ama bu işin geri dönüşü olamaz, onu öğrenerek ve onunla rekabet ederek yaşamak zorundayız artık. Katkınız için teşekkürler
Yorum Gönder