Hatırlarsınız, iki yıl filan olmuştur, hükümet 2023 yılında uzaya gideceğiz iddiasında bulundu, trajikomikti, güldük eğlendik demeyelim, gülmeyip ciddiye alanlar, isim önerenler, kostaklananlar, gaza gelenler ve gaz verenler, televizyonda uzaydaki madenleri işleterek nasıl paralar kazanacağımızı konuşanlar oldu...
Hemen her iddiada, hele bu iddianın arkasında siyasi otorite varsa, başka türlü bir koyulukta inananlar, inanır gibi yapanlar, inanmayanlar veya inanmıyor gibi yapanlar çıkar... Arşivlerde dünya kadar saçma kayıt duruyor, bulunabiliyor, dileyen araştırabilir...
Yıllar yıllar sonra tıpkı bu film sahnesine bakar gibi o gün yaşadıklarımızı fıkra gibi anlatacağız da... bunları akıl tutulması mı sayacağız, yoksa siyasetin gereği mi diyeceğiz, pırasaya mı bağlayacağız... nasıl anlamlandıracağız sahiden tahmin edemiyorum. Bu palavraya inananlar salaktır demek bizi ne kadar rahatlatır, ondan da emin değilim.
Belki şey diyeceğiz, o filmlere ve seyircilerine gülmeyecektik... Dünyayı Kurtaran Adam'a güldüğümüz gün, dostlarım işte o gün biz bu davayı kaybettik.
1 yorum:
Tepeden bakmakla olmadı, olmuyor, orası bir. Flaubert de, teknoloji ve bilimin ilerlemesiyle düzelmeyecek bir aptallığın varlığını keşfetmiş insanlarda ( başkasının yalancısıyım). Bir diğeri de... yazarken ne çok şey geliyor aklıma...
Yorum Gönder