Bir kıyı
kahvesinde: Kimimiz aznif oynuyor, cıgara üstüne cıgara / yakıyordu
kimimiz. / Sanki dünya durmuştu / öyle dalmış gitmiştik. Kendi kendimizdik
(İlhan Berk).
Erkek gözü: Çünkü
sen bana hep böyle, yatılır kalkılır bir yaratık diye baktın. Yatak yorgan gibi
baktın. Bel, kalça, göğüs olarak gördün beni yalnız. Bir defa olsun bu kadın ne
düşünür, aklından ne geçer diye yordun mu kafanı? Anlamaya çalıştın mı? (Necati
Cumalı, Mine).
Müstear: Takma
isim, yazar ve şairlerin gerçek isimlerinin dışında kullandıkları imza.
Gömlek: Bir
gün anlarsın hayal kurmayı; / Beklemeyi, ümit etmeyi. / Bir kirli gömlek gibi
çıkarıp atasın gelir / Bütün vücudunu saran o korkunç geceyi (Ümit Yaşar
Oğuzcan).
Oyunbaz: Çünkü
hikâyesi güzel olsun da inanalım diye kıvırmayacağı yalan yoktur (Orhan Pamuk,
Benim Adım Kırmızı).
İntihal:
Aşırma, başkasının yazdıklarını kendi yazmış gibi gösterme, kullanma.
İlke: İnsan
kendi deliliği üzerinde ısrar etmelidir (Tezer Özlü, Yeryüzüne Dayanabilmek
İçin).
Fotoğraf: Ozan Sağdıç
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder