Cumartesi, Ocak 04, 2025
Erkekler ve seçimler
Cuma, Ocak 03, 2025
Kalabalık Yalnızlık
TDK, artık niyeyse “kalabalık yalnızlık” diye bir
nitelemeyi yılın sözcüğü seçti, yazıyı ondan dolayı yazıyorum. Her
birimizin dijital platformlarda sürekli etkileşim halinde olmasına rağmen,
derin ve anlamlı bir bağ kuramamasını ifade ediyormuş. Dijital yalnızlık daha
önce kullanılıyordu diye hatırlıyorum, ona yakın bir şey…
Global popüler kültürde Sherry Turkle imzalı bir
çalışmayla daha çok konuşulmuştu, insanlar fiziksel olarak birarada olsalar
bile telefonlarına gömülmeye başladılar diyordu, her yerde olmak istiyorduk,
yetinemiyorduk, geride kalmaktan korkuyorduk…Malum eskiden yalnızlık derken
daha çok sosyal izolosyanı düşünürdük, bu başka bir şey getirdi hayatımıza vs
vs… . Hyperconnectivity Loneliness deniyor buna…Yalnızlık salgını diyenler de
var…
E şimdi ne olacak, ne-nasıl değişecek diye sorular
başlıyor, çözümü olması, çözülmesi gerekmiyor bence…Popüler kültürün işleyişi
böyleyse böyledir, ki böyle, yaşayanlar uyum sağlarlar. Yalnız kalmaktan hem
korkarlar hem de başkalarıyla yapamazlar mesela… Hem çok özlerler hem de kolay
unuturlar gibi… Kaotik görünüyor değil mi? Değil ve yaşadığımız zamana özgü bir
durum sayılamaz. Hep vardı. Dijital mecralar bunu örnek olarak çoğalttı,
pekiştirdi, kanırttı, globalleştirdi… Yoksa kalabalık yalnızlık hep vardı, hiç
ölmedi veya yeni doğmadı…İnsanlar yaşadıkları zamanı abartma eğiliminde
olurlar, zamanı olağandışı saymak, yaşayanları da (olumlu yada olumsuz fark
etmez) yükseltir çünkü...
Oksijen gazetesi yazısı gibi olduğunun farkındayım.
Perşembe, Ocak 02, 2025
Son Okuduklarım 101
Sarıcabey, Abdullah Turhan'ın yoğun olarak Kara Murat çizdiği dönemlerde yaptığı yan işlerden biri. Haldun Simavi'nin peşpeşe çıkardığı magazin gazetelerinden birimde yayımlandığını düşünüyorum. Nedenini bilmiyorum, Turhan, Osmanlı'nın denizcilik serüvenlerine, özellikle Midilli ve Rodos gibi adalarda olup bitenlere epey ilgi gösterdi. Sarıcabey'in başka bir serüveni olduğunu sanmıyorum. Epey dağınık, hikaye entrikası olarak zayıf bir aksiyon hikayesi çıkarmış. Çok karakterli, kimin kötü olduğu anlaşılamayan bir serüven diyelim. Meraklısının dikkatine, kitap olarak basılmamış, bir koleksiyoncu eliyle dijital olarak çoğaltımış bir yayındır, hatırlatayım.