Cuma, Aralık 17, 2021

Üzüntümüzü üzerimizden attık

Doktoramı yaparken kendisinden ders almak zorunda kaldığım bir hoca hatıralarını yazmış, isim vermeyeceğim, akademik ya da entelektüel anlamda önemsenecek birisi değildi, kişisel bir husumetim filan olduğu düşünülmesin, uzun seneler bana kötülük etmeye filan çalıştı ama o yıllarda dahi kendisini ciddiye almazdım.  Bir anı kitabı yazınca, meraklıyız, e karıştırdım. Enikonu kötü bir kitap olmuş, ben yazar olarak bir renk beklemiyordum ama yayınevi editöryalı dahi yapamamış diyerek geçeyim.

Kitabı dallarken, yukarıda fotoğrafını paylaştığım garip bölüme rastladım. Çok ilginç olduğu için paylaşmak istedim. Hanımefendinin oğlu beklenmedik bir biçimde kalp krizi geçirerek ölüyor, kızı  teskin etmek için olmalı onu Ayvalık Cunda adasında bir butik otele götürüyor: ["Bu otel de bir hafta kaldık" diye bir de/da faciası var, kitap bunlarla dolu, yine geçiyorum. ] bundan sonra yazılanlar tefsire muhtaç, aynen alıntılıyorum:

"Ayvalık'ta deniz her zaman sıcak olmaz. Şansımıza deniz sıcaktı. Çok üzüntülü olsak bile denize girebildik. Üzüntümüzü üzerimizden attık."

Bu büyük acıyı gerçekten mi bu kadar kolay atlatmış, yoksa yazamadığı için mi bu kadar vasat anlatmış, insan bilemiyor...

6 yorum:

Şaşkın dedi ki...

O kadar hassasım ki ben de bu konuda, hele de bir hocanın yaptığını görünce tüylerim diken diken oluyor. Korkuyorum bir avuç insan kaldık geriye ve bilen kalmayacak bir kaç seneye. :( Keşke çocuklarımızı ABC yazmaya başlar başlamaz sınavlara hazırlamak yerine onlara ana dillerini doğru okuyup yazmayı öğretsek.

pusarık dedi ki...

Denizde ılık gözyaşları dökerken görür gibi oldum, duygularını yansıtmaktan korkmuştur diye düşünüyorum ama kitabı okumadığım ve kişiyi tanımadığım için boş laf benimkisi, Allah düşman başına bile vermesin evlat acısını…

Adsız dedi ki...

Bir yanda dil,bir yanda evlat acisi.Ben de "ah o bizde yara acan insanlara karsi bitmeyen hincimiz" diyorum.
Muhafazakar gazetelerde mistik,tasavufi "asmis" kisisel gelisim tonunda makaleler yazan,hatta TV lere program yapan garip isimli biri de, askerde ibadetini engelleyen bir komutanin ozel hayatinda daha sonra basina gelen kotu bir olayi yillar sonra ayni tazelikte bir hincla zikretmisti bir yazisinda. Daha dogrusu tavsiye uzerine kimmis diye bakip bir daha hicbirini okumadigim yazilarindan birinde.

Sadece C. dedi ki...

Neyse ki öğrencisi olmuşsunuz, evladı değil..

Levent Cantek dedi ki...

Sadece C... sesli güldüm, çok selam

Şaşkın dedi ki...

Sonraki yorumları da okuduktan sonra sadece takıntılı olduğum kısmı ile yorum yaptığımı ve olayın "evlat acısı" kısmını gözden kaçırdığımı üzülerek fark ettim. Yazarı tanımıyorum ama tanımama da pek gerek yok. Evlat acısı nihayetinde, ötesi yok, iyi kötü hiç kimse bununla sınanmamalı. Sadece C'ye verdiğiniz yanıt da bu açıdan acımasızca geldi bana ve üzüldüm, tekrar yazma gereği hissettim. :((

Related Posts with Thumbnails