Salı, Haziran 23, 2020

Tuhaf Kitaplar (2)


Cin Tutmuşluk, Mustafa Mecdi Boysan'ın (yazar olarak ilk kez rastgeldim ismine) yazdığı bir broşür kitapçık (1950). Eskiden gazete bayiilerinde dergi ile kitap arasında duran, genellikle sansasyonel içerikleri olan ucuz kitapçıklar (dergi fiyatına) satılırdı, bu da onlardan biri.

Doğrusu, ismi nedeniyle aldım, o bakımdan sizi de benim gibi yanıltmasın. Cin Tutmuşlar, yazarın kullandığı bir niteleme, insanları doğru yoldan ayıran "kötüleri" bu biçimde adlandırıyor. Fantastik edebiyatın "Kara Adamlarını" andıran ahlaki bir kategori de denebilir buna. Boysan üslubu  (siyasi romantizm) gereği sıklıkla sıralıyor Cin Tutmuşlar'ı: "Yüzsüzler, Allahsızlar, Hırsızlar, İmansızlar, Irzsızlar" diye başlayıp uzun uzun açıklıyor. Öyle ki puşt ile ibnenin arasındaki farkları dahi açıklamaya girişiyor: "her bir ibne puşttur ama her puşt ibne değildir (s.52)." 

Benim ilgimi çeken sokak ağzıyla metinlerarası gezinen, tasavvuftan girip psikolojiden çıkan bağırtılı dili. Okurken yazarın bağırdığını hissediyorsunuz, hissettiriyor çünkü. Kim olduğunu bilmediğimiz bilim adamlarına atıfta bulunması, ahlakçı yaftalamaları, vecizeler ve meseller anlatması... günümüzün medyatik bağnazlarını hatırlatmıyor değil. Suçlayıcı, tahkir edici, ayrımcı iddiaları bugün de yaşıyor kuşkusuz. Örneğin sevici dediği kadınları "tahtacı" olarak adlandırmakta bir mahsur görmemiş. Belki diyorum, erkek ve kadın eşcinselliğine dair iştahla anlattıkları (kahrettikleri), memleketteki yazıyı dökülmüş algıyı listelerken ilk örneklerden biri olarak hatırlanabilir. Enternasyonel akımları birer şer odağı olarak gördüğü için cinsel sapkınlıkların milliyet tanımamasıyla ilgili huzursuzluğunu epeyce dile getirmiş örneğin. Cin Tutmuşlar gibi bir niteleme yaparken asıl gayreti, düşman saydığı her şeyi birörnekleştirmek... 

Ejderhayı anlatırken ejderhaya dönüşen yazarlar vardır denir, coşkuyu ve yazdığıyla özdeşleşmeyi vurgulamak için kullanılır. Boysan'ı okurken bunu düşündüm, yazarken bir kanun koyucu cezalandırıcıya dönüşmek istemiş, ejderhanın kendisi olmuş yani... İmkanı olsa hatiplikle yetinmeyecek "yazarlardan"...

2 yorum:

Barış dedi ki...

Atatürk'ün eniştesi (kızkardeşiyle evlenip, Mustafa Kemal'in ölümünden sonra boşanmıştı sanki) olmasın? Granada'nın anıları kitabından hatırladım ismi.

Levent Cantek dedi ki...

Emin olamadığım için o fasla girmedim diyelim, yazdığınız için "evet olabilir, muhtemelen aynı kişi"

Related Posts with Thumbnails