Cuma, Nisan 03, 2020

Gimenez


Gimenez de malum hastalıktan ölmüş, Üst üste ölümler olunca insan sanki kanıksıyor, ezberden konuşuyor gibi oluyor. Şaşırmaz ve irkilmez olursak "iyi değiliz" demektir, ondan da çok korkarım. Juan Gimenez benim çizgi roman algımı değiştiren büyük ustalardan biriydi...İnsanın ne çizmiş, nasıl çizmiş diye merak ettiği isimlerden... Keşke sohbet edebilseydim dediğim insanlardan...

Ankaralılar hatırlayabilir, Sakarya'daki ilk Hosta'nın alt tarafında eskiden kitapçılar vardı, orada da bir "Necati Amca"..."pulp" kitapların iyi bir satıcısıydı. Sonradan iyi "ahbap" olmuştuk, doksanlı yılların başında, işi bana devretmek istemiş, "Levent, gel sen işlet burayı, ufak ufak ödersin" filan diyerek, ikna etmeye çalışarak, az daha beni "sahaf" yapacaktı...  Olmamıştım.

1984 yılında, henüz onbeş yaşındaydım, bana Heavy Metal dergileri çıkarıp, "bak" demişti "madem ilgilisin, bu kralıdır, kralını oku"... O gün aldığım dört sayıyı sonradan ciltletmiş, defalarca evire çevire okumuştum. Derginin renkleri, hikaye tarzı, estetik arayışları -hele o yıllarda- beni çok ama çok etkilemişti. Başka türlü bir çizgi roman istiyordum, o belli belirsiz hislerime iyi gelmişti.

O sayılarda Gimenez'in işleri de ve vardı  ve çizdikleri az evvel bakmışım gibi aklımda...Nasıl sevmişsem.

Hiç yorum yok:

Related Posts with Thumbnails