Pazar, Eylül 12, 2021

Rejimin milleti Gırgır'ın halkı

Gırgır'ın 12 Eylül'den hemen (bir iki sayı) sonra çıkan bir kapağı, denk geldikçe paylaşırım. O kapak, rejimi rahatsız etmemişti, oysa ilk gördüğümde sanki huzursuz eder gibi gelmişti, yıllar sonra anlamıştım, etmezdi, malum dikta rejimleri, hem alkış isterler hem de alkışlara inanmazlar. İnsanların güce taptığını, pragmatik olduğunu bilirler. 

"Çok yaşa padişahım" diyen insanlar buhar olup uzaya karışmadılar ya... duruyorlardı, duracaklardı. Bilirler dediğim o, bu kapaktan huzursuz olamazlardı. Kendileri  şaşmaz-sapmaz, canları pahasına yola çıkmış büyük ihtilalcilerdi, "birileri" ise alçaktı, çıkarcıydı, kaypaktı...Kendilerini yüceltecek hainlere ihtiyaçları vardı.

12 Eylül'ü pek hatırlayan yok, oysa hiç geçmeyecek sanıyorduk, bitmeyecek... Herkes nasıl da memnundu, nasıl da destekliyordu. Bazen, dönemler bitmeyecek, hükmedenler gitmeyecekler sanıyoruz, halbuki geçiyor, gidiyor, bitiyor, unutuluyorlar...

Yanlış anlaşılmasın, geçiyor geçmesine de delip geçiyor tabii...İki milyona yakın insanın rejim tarafından mağdur edildiğini biliyoruz, koca nüfus, bize dokunmadıkça hiiç olmamış sanıyoruz, öyle de geçip gidiyor.

Gırgır, "gelen ağam giden paşam" dedi diye bir kalantoru karikatürize etmiş, kolaylarına gelmiş  zengin göbekli kötü adam çizmek diyelim... Biraz "farklı" düşününce siyasi romantizm ölüyor, sudan çıkmış balığa dönüyoruz çünkü. Rejimin milletinin, Gırgır'ın halkının 12 Eylül rejimini yüzde 91'le desteklediğini hatırlatıp yazıyı bitireyim.

Hiç yorum yok:

Related Posts with Thumbnails