Dün gece arkadaşlarım, tanıdığım, sevdiğim nitelikli akademisyenler işten atıldılar. Niye atıldılar sahiden anlaşılır değil diyeceğim ama bir anlamı olmayacak. Kaç aydır yineleniyor, herkes sırasını bekliyor, hemen hepimiz olup bitene alışarak, bakakalarak duruyoruz.
Nasıl şehirlerin tenhalaşmasına, insanların tedirginliğine alıştıysak, nasıl hiç bitmeyen ölümlere kahroluyorsak...Bunlar da dahil üzülmelerimize...
Sadece şu karşılaştırmanın yapılmasını dilerim.
1979-1980 arasında ölenler ile 1980-81 arasında işten atılanları düşünün... Sonra da son bir buçuk yılımızla karşılaştırın. Herkesin, her siyasetçinin yanlış dediği, keşke olmasaydı diye hayıflandığı 12 Eylül'ü geride bırakan günlerin içindeyiz. Çok daha fazla insan öldü, çok daha fazla insan işten atıldı.
Yazık bize, seçilmişler, profesyonel ve amatör siyasetçiler, akademisyenler, bürokratlar demokrasiye inanmıyor bu ülkede.
Bu kaçıncı "yazık bize" yazısı oldu bilmiyorum.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder