Cumartesi, Eylül 17, 2016

Öğretmenin Grev Hakkı


Türkiye'de Fransızca eğitim veren okullar var. Hiç şaşmaz, çocuklar okula gelir ve Fransız öğretmenlerinin grev yaptığını, o gün ders işlemeyeceklerini öğrenirler. O kadar olağandır ki bu, öğretmenin çalışma koşullarını iyileştirme talebidir, normaldir, olabilir bir şeydir. Ve bu hak talebi, eğitimin bir parçasıdır.

15 Temmuz'dan sonra, bu ayın başında, OHAL kapsamına alınarak, aylar önce bir günlüğüne grev yapmış, tamamı Kürt ve Solcu olan öğretmenler açığa alındılar. Kamuoyu, bu açığa alınmanın 15 Temmuzla ilişkili olduğunu sanabilir, bir ilgisi yok.

Yüz yıl önce, seksen yıl önce, altmış yıl önce gazetelere dergilere bakarsanız "grev yapmak suçtur", "değildir", "Türk grev yapmaz", odur budur, kırk türlü yazı ve tartışma bulursunuz. Kimse bunun bir hak olduğunu düşünmez, bunun hıyanet, terör, saman altında su yürütme olduğunu filan iddia eder. Grev diyen komünisttir, Allahsızdır, vatansızdır şu bu...

Ne değişti? Eğer birileri grev yaptığı için işten uzaklaştırılıyorsa pek bir şey değişmemiş demektir. Eğitim nasıl başlayacak, kim girecek derslere bilen ve hesap eden var mı bilmiyorum. Esip gürleyen çok. Öğretmenler, üç ay boyunca maaşlarının üçte ikisini alacak, ama okula giremeyecek, görevlerini yapamayacaklar. Üstelik hak da arayamayacaklar. Özal dönemi olsaydı, sorulurdu, hem maaş alacak hem çalışmayacak hem de benim vergilerimle ohooo diyen liberal de kalmadı ülkede. Her bakımdan zarar-ziyan. Onbinlerce insanı mutsuz ve huzursuz etme hakkını, yüzbinlerce öğrenciyi boş geçecek derslere mahkum etme keyfiyetini nereden buluyorlar?

Fransız okullarını ve oralarda öğrenci olanları düşünün. O çocuklarla, pazartesi okullarına gittiklerinde öğretmenlerini bulamayacak, devlet okullarındaki öğrencileri karşılaştıralım mı? Aynı ülkede yaşıyorlar halbuki değil mi?

Anneannem, en kötü şeyin yoksulluk değil, zenginken yoksullaşmak olduğunu söylerdi. Yoksulun, yoklukla ilişkisi bir alışkanlıktı, oysa zenginken fakirleşen biri, tadını aldığı bir şeyi kaybediyordu.

Grevin yasak olduğu bir dünyayla, grevin hak olduğu bir dünya farklıdır. Biz bu hakkı kazanmış ve ona göre yaşamaya alışmış bir toplum olmuştuk. Demokratik hakların farkına varan bir memlekete, bunun aksini söylemek ve buna inandırmak kolay değildir.

Olur, olabilir, olmaz değil diyeceğimiz şeyi kanırttıkça kanırtıyor, üstümüze üstümüze çekiyoruz.

Memleketin aklını konuşmayalım ama kalbi kararıyor kavgadan.

Hiç yorum yok:

Related Posts with Thumbnails