Pazar, Ocak 10, 2010

2009 Çizgi Roman Yılıydı

Türkiye’de çizgi roman sadece kitapevlerinde ya da internet satış sitelerinde değil alanın uzmanı özel sahaf-kitapçılarda da satılıyor. Kitabevi satışlarına göre her yıl 200 ile 250 bin adet arasında değişen rakamlarla çizgi roman satıldığı tahmin ediliyor. Geçtiğimiz yıl NTV büyük bir reklam kampanyasıyla çizgi roman yayıncılığına başlayınca söz konusu pazar büyüyerek farklılaştı. Çizgi romanlar beklenmedik biçimde çok satan kitaplar arasına girdiler, haber değeri taşıdıklarından medyatik bir ilgi de uyandırdılar. Yılın ikinci yarısında yaşanan bu yoğunlaşma sonucunda çizgi roman satışlarının yüzde 65 civarında arttığı düşünülüyor. Bu büyümenin çizgi roman yayıncılığına olumlu katkılar sağlayacağı, yüksek satışların kolaylıkla gerilemeyeceği, bir çizgi roman okuma alışkanlığı yaratacağını söyleyenler hayli fazla. Üstelik bu modayla birlikte yeni ve nitelikli çizgi romanların yayınlanması da bekleniyor. Gelişmelere olumsuz bakanlar da var. Bu satış eğrisinin çabuk düşeceği, ay be ay azalarak eriyeceği iddia ediliyor. Her iki iddianın da haklılık payı var, 2010’da hem satış düşmesi hem de içerik zenginliği-nitelik artışının olacağını iddia etmek kâhinlik olmaz.

2009 yılının en çok satan çizgi romanları edebiyat uyarlamaları oldu, başka türlü olması da beklenemezdi. Öyle ki söz konusu çizgi romanlar dünyanın hiçbir ülkesinde bizdeki kadar satmadılar. Benzer nitelikli bir reklam kampanyasıyla desteklenmedikleri için satmamaları da doğaldı. İlgi çekecek bir niteliğe sahip olmadıkları, düşük teliflerle çalışan vasat çizerlerinden çıkartılabilir. Dünyada “Classic Illustrated” olarak adlandırılan “tür”, dünyada Albert L. Kanter’in öncülüğünde başlamış, 1941’den bu yana çeşitli biçimlerde ve farklı yayınevlerinde sürdürülmüş, çizgi roman dünyasından çok ilköğretim okullarının ilgisini çekmiştir. Klasiklerin çizgi roman uyarlamaları hiçbir zaman yüksek satışlara ulaşamadıkları için maliyetle ilgili sıkıntılarla üretilirler, belirli bir kalitenin üzerine çıkmaları bu bağlam yüzünden istisnaidir. Türkçede çıkan uyarlamalardan Suç ve Ceza’yı bir istisna olarak gösterebiliriz örneğin…


Türkiye’de yabancı çizgi roman satışları ekseriyetle İtalyan çizgi romanlarına dayalıdır. Martin Mystere, Teks ve Zagor başta olmak üzere uzun yıllardır yayınlanan İtalyan çizgi romanlarının koleksiyoncu nitelikli kemik bir okuru vardır. Bunun dışında gerek Amerikan süper kahraman dergileri gerekse frankofon albümleri o düzeyde bir ilgi görmezler. Her iki ekolün de kısa ömürlü dergiler, düşük satışlı albümlerle dolu geçmişleri vardır. Tüm dünyada çılgınlık ölçüsünde ilgi gören mangalar ise küçük pazarımıza dâhil olmuş değillerdir. Sonuç olarak muhafazakâr, yeni anlatılara açık olmayan, çocukluğunu kovalayan ve giderek yaşlanan bir erkek okur çoğunluğunun tercihleri çizgi roman albümlerinin akıbetini belirlemektedir. Buna rağmen ilginç ve ayrıksı yayın denemeleri olmuyor değil. Yine ayrıca Hollywood’un çizgi roman uyarlamaları yapmasıyla önemli albümler de “satar” iştahıyla Türkçeye çevrilebiliyor. Yılın ilgi çekici yabancı çizgi romanlarından bir kaçını sıralamak gerekirse Çizgi Düşler’in çıkardığı Thorgal dizisi, Joann Sfar’ın Küçük Prens uyarlaması (Türkuvaz Kitap), Brian K.Vaughan’ın senaryosunu yazdığı Bağdat’ın Aslanları (Baykuş Kitap), Kapital Manga (Yordam Kitap), Star Wars (JBC Yayıncılık), Watchmen (Gerekli Şeyler) sayılabilir.


2009 yılında yerli çizgi roman üretimi bir önceki yıl gibi oldukça sınırlıydı. Mizah dergilerinde yayınlanan çalışmaların toplandığı albümler dışında hiç birisi yüksek satış rakamlarına ulaşamadılar. Uğur Gürsoy’un Fırat albümü (Mürekkep Yayın) hem büyük bir ilgi gördü hem de naif ve yeni bir mizahın “göstereni” oldu. Oky’nin İpek & Burak albümüyse (Mürekkep Yayın) bir dargın bir barışık süren bir ilişkinin hikâyesini anlatırken, punk-rocker eğilimli şehirli orta sınıf gençlerinin jargonlarını, hayatla kurdukları bağı, tutku ve saplantılarını resmetmesi bakımından özel bir ilgiyi hak ediyordu. Uykusuz dergisi çıkışlı bir başkası, Ersin Karabulut’un grafik romanı Sevgili Günlük’ü ise kurgu ve çizgisiyle öne çıkıyordu. Genç bir çizerin, Cem Özüduru’nun korku hikâyesi Zombistan (Rodeo Strip), eski bir Gırgır çizeri olan Enis Temizel’in Tantalis’in Meleği (Lal Kitap), on iki yazar ve çizerin ortak katılımıyla gerçekleşmesi bakımından bir ilk olan Deli Gücük, Osmanlı Taşrasından Dehşet ve Korku Hikâyeleri (Kamra Yayıncılık) yılın ilgi çekici diğer albümleriydi. Çizgi roman üretimi, mizah dergileri dışında maddi bir getirisi olmayan, bütünüyle “aşk” ve özveriye dayanan bir mecra haline geldiğinden yeni ve nitelikli çalışmaların ortaya çıkması epeyce zor gözüküyor. Satışlardaki yükselişe rağmen yerli albüm üretiminin artıp çeşitlenebileceğini sanmıyorum. Düşük maliyetli yabancı çizgi romanların hâkimiyeti altında bir yıl daha geçireceğimiz aşikâr.


[Birgün Kitap, 9.1.2010]

2 yorum:

Adsız dedi ki...

aksine 2009 çizgiroman yılıydı , mizah dergileri ve karikatürün tamamen dışında olan çizgiroman şu eserleri bıraktı bize 2009 da:

Star Wars Clone Wars 1-2-3
Pride of Bagdat
Joker
Batman : Killing Joke
Spider Man
Watchmen

şu an aklıma gelenler bunlar.Bu serilerden bazıları devam etmekte ve önümüzde çizgiroman adına çok güzel günler var...

Levent Cantek dedi ki...

Amerikalılar yani... çizgiroman İngilizce konuşur yani...Download edersek çok güzel günler çabuk gelir mi yani...

Related Posts with Thumbnails