Şöyle ilginç tabii, tek tek bakınca, hele bugünden bakınca bir teki bile prenses gibi durmuyor. İletişim araçlarının yaygınlaştığı ilk dönemlerde, 19.Yüzyıl sonunda diyelim, sıradan insanların, farklı bir renk, farklı bir kumaş ya da kesimle dolaşan birini gördüğünde o kıyafeti giyen kişiyi hatırladığını, konuştuğunu, dönüp dönüp baktığını, imrendiğini biliyoruz. Saraylıların kıyafetleri uzun uzun anlatılır, yazılır ve konuşulurdu. Bunu niye anlatıyorum, prenseslerin kıyafetleriyle bir başka görünmeleri beklenirdi. Belki artık prenseslik inandırıcılığını yitirdi. Biraz da kıyafetler ulaşılabilir oldu, bir ayrıcalık olmaktan çıktı vs
Disney, her zaman çoğunluk değerlerine oynayan, popüleri kullanan ve popüleri belirleyen bir şirket oldu. Bu kadar zaman ayakta kalmasının sırrı da bu zaten. Belki de prenseslerin ulaşılabilir, taklit edilebilir ve aşılabilir modeller olduğunu da hissettirmek istedi çocuklara. Sonuçta, anneler babalar, çocuklarını güzelce giydirip, sarıp sarmalarken "prensesim" "prenses gibi oldun" filan derken çok da abartmıyor oldular böylelikle.
2 yorum:
Levent bey,
Bu resmin hikayesi böyle değilmiş, aşağıda bir link gönderiyorum:
https://medium.com/the-hairpin/disney-princesses-dressed-in-the-style-of-the-year-their-movies-came-out-4a430bf619ea
Bir kız babası olarak prenseslerin prenses gibi giyindiklerini biliyorum, o yüzden şüphelenip altını deşmek istedim :-)
Çok yaşayın, ben arkadaş kurbanı oldum :)
kız babası olmak zor tabii...ince eleyip...
Katkı için çok teşekkür ederim
Yorum Gönder