Seyrüsefer Defteri 147
|
|
++ Empire of Light (2022) teatral, iyicil ve nostaljik,
türü sevenler için "hatırlıyorum" romantizmi (31 Mart).++ Anadolu
Leoparı (2021) atmosferi ve iyi oyuncuları olan sahneleri var (30 Mart).++
Lauchhammer - Tod in der Lausitz (2022) Sea1 Ep.3 ve 4'ü seyrettim (29 Mart).++
The Eye of Istanbul (2016) Ara Güler belgeseli, fotoğraflar haliyle çok çok
güzel, yeni bir şey de söylemiyor ama derli toplu (28 Mart).++ Un beau matin
(2022) ümit ile ümitsizliğin içeçeliğini, katlanma gayretini, değiştiremeyecek
olmanın farkındalığı anlatılmak istemiş, insani ve üzücü (27 Mart).++
Lauchhammer - Tod in der Lausitz (2022) Sea1 Ep.1 ve 2'yi seyrettim (26
Mart).++ Diabolik Ginko Attacks (2022) uzun zamandır bu ölçüde iddialı ve
"kötü" bir uyarlama seyretmedim, şaşırtıcı ölçüde başarısız ve
farkında değil (25 Mart).++ Malazgirt 1071 (2022) hamaseti anlıyorum ama
aksiyonun serüvenci tarafı olmalı, vasat altı (24 Mart).++ Umut (1970) ikinci
kez seyrettim, kesin kararım, hikayenin vardığı yeri değil şehrin kenarlarına
ilişkin tutumunu seviyorum (23 Mart).++ Paranın Kokusu (2018) ciddi olarak
kötü, seksenli yıllar trt dizisi gibi bir şey (22 Mart).++ Our Ladies (2019) Gençkızlık nostaljisi ve
romantizmi, kötü değil ama o kadar da ilginç değil (21 Mart).++ The Bobs
Burgers Movie (2022) her şey bildiğimiz gibi sadece uzun bir bölüm olmuş, kuş
kondurmamış (20 Mart).++ A Man Called Otto (2022) iyicil bir film, iyileştirici
unsur flaşbeklerde kaldığından güç kaybediyor, onu bu kadar görünce ölümüne
üzülmemiz de gerekiyor çünkü (19 Mart).++ Boston Strangler (2023) dizi
olabilirmiş, potansiyelli hikaye, iyi anlatılmış, aurası güçlü (18 Mart).++ W
jak morderstwo (2021) Agatha C. parodisi olmuş, müzikler filan, yetmişli
yıllarda televizyon için çekilmiş gibi (17 Mart).++ Marlowe (2022) oyuncu
seçimleri, senaryodaki fazlalıklar filmi yapay göstermiş (16 Mart).++ Pamela, a
Love Story (2023) medyatikliğin, seks sembolü olarak yaşamanın ve yaşlanmanın
trajedisini güzel anlatmış diyelim (15 Mart).++ Totenfrau Sea1 Ep5 ve 6'yı
seyrettim (13 Mart).++ Mad God (2021) filmin üretim hikayesi filmden ilginç,
yetmiyor (12 Mart).++ Luther The Fallen Sun (2023) aksiyon işi olmuş, edebi tat
ve zeka oyunları tribüne oynayacağız diye olmalı, epeyce azaltılmış, BBC
Holivut'u taklit ettiğinde dünyanın renklerinden biri kayboluyor gibi
hissediyorum (11 Mart).++ Totenfrau Sea1 Ep3 ve 4'ü seyrettim (10 Mart).++
Rüzgarın Hatıraları (2015) başarılı bir görsel aura kurulmuş, hikaye bazen çok
şey söylemek istemiş, seyrelmesi gerekirmiş (9 Mart).++ Blonde (2022) MM yorumlarından
biri, beklentim yüksek değildi, bir farklılık gördüm meğer işin içinde Joyce
Carol varmış (7 Mart).++ Il mio nome è vendetta (2022) intikam hikayesi, inişi
çıkışı var, türün meraklısına, nefsini köreltecektir (6 Mart).++ The Ritual Killer (2023) vasat altı aksiyon (5 Mart).++ İyi Adamın On Günü (2023),
yetmişli yıllarda çekilmiş gibi, Fransız aksanlı ve Hollywood esintili gibi,
uyarlama gibi, yorumu ilginç buldum (4 Mart).++ Un hombre de acción (2022) iyi
anlatılamamış ama potansiyelli bir hikayeymiş, iyimserliği mi abartmışlar
anlamadım, ilk yarım saatte çakılıyor (3 Mart).++ The Nile Hilton Incident
(2017) güzel ve cesur, ilham verici (2 Mart).++
Benim Sinemalarım (1990) vizyondayken kaçırmıştım, yıllarca merak ettim,
estetik bir arayışı varmış, semboller, simgeler, göndermeler, gezinmek istemiş
(1 Mart).++ |
|
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder