Salı, Nisan 30, 2019

Pazartesi, Nisan 29, 2019

Pıt Pıt Sözlüğü (16)



Uyarı: Küfürlü konuşma kız... Ayıp, ne o ööle dostuyla muamelede anlaşamamış fena evde çalışan kötü kadınlar gibi...Car car... (Atilla Atalay, Menekşe İstasyonu).

Özet: Hasta olmasa doktor, kul olmasa tanrı, kötü olmasa iyi, küfür olmasa iman olur muydu?.. Ölüm olmasa yaşamak? Nefret olmasa sevmek olur muydu? (Sezgin Kaymaz, Geber Anne!).

Soru: Geçmişin büyüsü nereden geliyor? Uçup gitti diye mi? Artık elinde değil diye mi? (Barış Bıçakçı, Herkes Herkesle Dostmuş Gibi...).

Manzara: Haliç, aşağılarda, sisli bir bahar sabahının altında, erimiş gümüşlerin ırmağına benziyordu. Çok daha yakınlarda, ama gene aşağılarda, birbirine paralel iki ana sokakta – ve bütün İstanbul, bütün Türkiye… bütün dünya sokaklarında– insanlar, şuuruna varsalar da, varamasalar da, mutlulukları veya geçimleri, yâni sefil güvenlikleri peşinde koşuşup duruyorlardı (Tarık Buğra, Firavun İmanı).

Göl Saatleri: Ahmet Haşim’in çok bilinen şiirinin adı.

Haber: “Mardin’de, Emir hamamının damında otlamakta olan bir eşek camlı kubbenin çökmesi üzerine hamama düştü. Yıkanan kadınlar çığlıklarla kaçışmışlardır.” (Orhan Hançerlioğlu, “Ekilmemiş Topraklar”).

Cumartesi, Nisan 27, 2019

Cuma, Nisan 26, 2019

Perşembe, Nisan 25, 2019

Anadolu Ağızlarından (24)


Gegelemek: Tavuğun ses çıkarması, gıdaklaması.
Cırlayık: Ağustos Böceği
Diyir diyir: Bir yüzeyin pütürlü, püzürlü olması
Günindi: Batı
Kefil kefil soluma: Derin derin nefes alıp veren
Sen ne diyon?: Bildiğin gibi değil anlamında kullanılır.
Tava gelmek: Yeme isteği duymak anlamında…
Gün çaldı: Gün ortası, öğlen.
Cüvap: Yanıt.
Başın bacadan mı çıktı?: Evlenmek için acele edenlere söylenir.

Çarşamba, Nisan 24, 2019

Pıt Pıt Sözlüğü (15)


Son söz: Herkes bilsin, çok mutlu bir hayat yaşadım. (Orhan Pamuk, Masumiyet Müzesi).

Küfür: Bütün çocuklar gibi, kötülüğünü, anlamını bilmeden küfür etmeyi öğrendim (Oğuz Atay, Tutunamayanlar).

İkiyüzlüler: “Vatan vatan!..” diye bağırarak bir imzasıyla bizi ölüme sürenlerin aynı günün gecesinde Fitnat’ın çevresinde şampanya kadehleri ve kadın dudakları arasında nasıl kendinden geçmiş saatler yaşadıklarına, kanepeler ve halılar üzerinde nasıl bir fuhuş ve zevk içkisiyle sarhoş olup sızdıklarına tanık olacağız (Salâhaddin Enis, Zaniyeler).

Öğüt: Birine, bir çocuğa “Ne akıllısın!” demek korkunç bir şey. İnsanı ömrü billah sersem etmenin en etkin yolu… Böylece rahat ve sıradan şeyler yapabilme şansı tümüyle elinden alınmış olur. (Şule Gürbüz, Kambur).

Sıla: “Londra’dayken İstanbul’u hiç de iyi düşünmezdim!” Pencereden dışarı, Boğaz’a bakıyordu. “Evet, İstanbul’u sevgiyle düşünmezdim, ama şimdi görüyorum ki, burada dostluklar var, bazı insanlar, yakınlar, tanıdık bir koku, gövdemi saran ılık bir hava var!” (Orhan Pamuk, Cevdet Bey ve Oğulları).

Tanzir: Bir şiirin beğeniyle modellenmesi, nazire.

Pazar, Nisan 21, 2019

Cumartesi, Nisan 20, 2019

Gerekli Taramalar


Meraklısına diyelim. Hacettepe'de çizgi roman, grafik roman  ve karikatür konuşulacak... Açılış konuşmasını iltifat ettiler, yapmamı istediler.

Cuma, Nisan 19, 2019

Pıt Pıt Sözlüğü (14)


Temaşa: Bu insanlar Guguk Kuşu filmini de, Napolyon’un yaşam öyküsü filmini de, limana yanaşan beyaz bir yolcu gemisini de, vitrinlerdeki yeni sonbahar giysilerini de aynı gözlerle seyredebiliyorlarsa, elimden ne gelir? (Tezer Özlü, Çocukluğun Soğuk Geceleri).

Hürriyet Gösteri: İlk kez 1980’de çıkan, yayımı devam eden itibarlı edebiyat ve sanat dergilerinden.

Günbegün: Seni bir çarşamba günü/ Terk edeceğim/ Sonra başımı alıp/ Perşembeye doğru gideceğim. (Ümit Yaşar Oğuzcan, Aşkımızın Son Çarşambası).

İsim Babası: İkinci Yeni ismini ilk kullanan yazar Muzaffer Erdost.

Kepenkler: bir Pazar günü kimsesizliğinde/ açarsınız içinizdeki / kahvelerin kepenklerini (Murathan Mungan, Eski 45’likler)

Neşide: Eski dilde şiir.

Dudakdeğmez:  İçinde sessiz harfler bulunmayan sözcüklerle yazılan söz sanatı.

Masada akşam musikisi: Kandilli'de, eski bahçelerde, / Akşam kapanınca perde perde, / Bir hatıra zevki var kederde. /  Artık ne gelen, ne beklenen var; / Tenhâ yolun ortasında rüzgâr / Teşrin yapraklarıyle oynar (Yahya Kemal Beyatlı).

Seber: Cemal Süreya’nın soyadı.

Perşembe, Nisan 18, 2019

Kedili










Kedici, Mayıs-Haziran 2010

Çarşamba, Nisan 17, 2019

Anadolu Ağızlarından (23)


Konezgızı: Nazlı.
Şırlak: Parlak.
Derip deşirmek: Toparlamak, düzenlemek.
Bok kırığı sele götü: İşe yaramaz.
Hoter: Fötr şapka.
Küldöken: Evin hanımı.
Öküz çatlatan: Nazarının dokunduğuna inanılan kimselere denir.
Senin hava: Senin gibi anlamında kullanılır.
Sırsalamak: Sallamak, sarsmak.
Şekerim şey: Kendisini çok iyi nitelikli biriymiş gibi sanan kimse için söylenir.