Pazar, Haziran 17, 2018

Çizgilere Derkenar 3


Nezih İzmiroğulları 1922 doğumlu. Lise mezunu. İkinci Dünya Savaşının zorlu koşullarında önce iki sene Akademiye gitmiş, sonra üç sene Edebiyat Fakültesinde Alman Dili okumuş ama çalışmak zorunda olduğundan üniversiteyi bitirememiş. Ramiz’in teşvikiyle ilk çizgileri 1941’de Karikatür’de yayınlanmış. Reşat Ekrem Koçu’nun İstanbul Ansiklopedisi'nde, devrin ünlü Türkiye Yayınevi'nde çalışmış. Milliyet’in yeni kuruluşunda Abdi İpekçi ile çalışmaya başlamış. Gazete ressamlığı yaparken 1958’de İpekçi’nin ısrarı ile bulmaca köşesini de hazırlamış. Haftalık ilavelerdeki yarım sayfa büyük kare bulmacaları sanıyorum ilk hazırlayan Nezih İzmiroğlulları’dır. 1968’de Uzan ailesinin çıkardığı Yeni İstanbul gazetesine geçen ekipten biri oluyor. Gazete, çalışanlarına vaad ettiği yüksek maaşları veremez olunca önce Cumhuriyet’e, sonra 1973’te Tercüman’a geçiyor. Gazete ressamlığı, günlük bulmacalar dışında küçük çeviriler de yapan sanatçı seksenli yıllardan itibaren serbest gazeteci olarak dışardan çalışmaya başlıyor vs

2005 yılında vefat eden Nezih İzmiroğulları’nın gerçekten çok özenilmiş sabırlı illüstrasyonlarına gazete sayfalarında sayısız kez rastlamış ve her defasında gösterdiği emeğin hatırlatılması gerektiğini düşünmüşümdür.




Ellili yıllarda gazetelerde yaygınlaşan renkli-resimli Pazar ilaveleri pek incelenmiş değildir. Baskı tekniklerinin yetersizliği nedeniyle fotoğrafın -yeterince var- ol(a)madığı bir hayatta renkli resimler-illüstrasyonlar görsel olarak olağanüstü etkili olmuştur.

Çizgi romanseverler, o yıllarda yayımlanan Pekos Bill'in nasıl anlatıldığını hatırlayacaktır, hikâyeden çok renkli sayfaları konuşulur. Renkli gazeteler ve dergiler, ilk kez o tarihte, o yoğunlukta evlere girmeye başlamıştır.

Lafı, yukarıdaki Ratip Tahir çalışmasına getireceğim. O Pazar ilavelerinde en az yarım sayfa büyüklüğünde –herhangi bir esprisi ya da alt metni olmayan- böylesi hafif erotik işlere rastlanıyor. Kadın-erkek ilişkileri, mutlu-mesut genç kadın resimleri resmediliyor. Ratip Tahir gibi siyasi mücadelenin içinde var olan, sahiden sert Menderes karikatürleri çizen bir virtüözün bu tür işlerini itiraf edeyim pek anlamlı bulmamışımdır. Çok da özenilmiş, hemen anlaşılıyor.

Akbaba’da da bu tür işler yayımlanır ama hemen altında fıkra gibi bir diyalog yer alırdı. İki kişi konuşur, biri bir şey söyler diğeri de ters yüzü edici bir ironi yaparak lafı patlatırdı. Resimle esprisi arasında bir bağlantı yok gibiydi. Aynı espri bir başka resim altında da kullanılabilirdi.

Pazar ilavelerinde bu da yapılmıyor, en azından Ratip Tahir bunu yapmıyor. Örneğin bu resimde gençler birdirbir oynuyorlar, ee ne var bunda diyebilirsiniz… Ben de bunu söylüyorum zaten, ne amaçlandığı doğrusu pek açık değil…Yarım sayfa resim, altında espri ya da açıklama da yok.  Öte yandan erkeklerin yüz ifadeleri ve genç kızların o kadar yükseğe sıçraması ilginç elbette…

[Her iki yazıyı da 2006'da yazmışım]

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder