11 numaralı bantta, Müjgan’ın konuşmasını çerçeve içine yazan Hikmet, Müjgan’ı şaşırtmaktadır: “Aaa havaya nasıl yazabiliyorsun öyle?” Müjgan’ı şaşırtan hem balon kullanılmadan “nasıl” konuşulduğu hem de ona hava olarak gözüken zemine nasıl yazı yazılabildiğidir. Hikmet bir bant tasarımının nasıl yapıldığını bilerek hareket ettiği için rahat davranmakta, başkalarına “büyücülük” gibi gözüken “işleri” kolaylıkla yapabilmektedir. 12 numaralı bantta geçen yananlamlı “herşey bende başlayıp bende bitiyor” sözünün Müjgan’da, psikolojide ve hepsinden önemlisi Hikmet’teki karşılıkları/anlamları elbette ki birbirinden farklıdır. 13 numaralı bantta Hikmet anlatıcı, Piyale yazardır, 14’de Piyale, Hikmet’in elinde tuttuğu imzasını taşıyan parçayla ilk kez öne çıkarak anlatıcı da olur.
Anlatı kuramları içinde yaptığımız ikili ayrımlarda Umberto Eco tarafından yapılan bir ayrıntılandırmayı bilerek ertelemiştik. Hikmet’in Piyale tarafından yaratılan konumu üzerinden gittiğimizde bu ayrıntılandırmaya geri dönebiliriz. Eco, metni birçok biçimde okuyabilen ve nasıl okuması gerektiğine dair kuralları da kendisi belirleyen okura ampirik okur adını verir. Bizim bu çalışma çerçevesinde yaptığımız -aynı paradigma içinde geçen “aşırı-yorum”u da içerecek biçimde- ampirik okurluktur. Metnin kodları ile işbirliğine giderek onu öngörülen biçimde alımlayan okur tipi de örnek okur olarak tanımlanır. Oyunun kurallarına uyan, oyunda kalmayı bilen örnek okurdur. Burada oyundan kastım: Kurallarını oyuncularının belirlemediği, verili-kodları belirli bir düzen/metin. Örnek okur metinle işbirliği ve etkileşim içinde olan biri olarak belirmiyor yalnızca; büyük ölçüde, metinle birlikte doğuyor, onun yorumsal stratejisinin çekirdeğini temsil ediyor. Metinle yaratılan, onun içinde hapsolmuş kimseler olarak örnek okurlar, metnin onlara verdiği özgürlük oranında özgürlükten yararlanabiliyor. Kabaca, bu örnek okurun yazarı da örnek yazar. O, örnek okur için yazan -ya da yazması istenen- belirledikçe belirlenen bir yazar. Piyale ise örnek okurun dışında birilerini arayan ampirik bir yazar ve çalışmasını değişik okumalara, farklı anlamlandırma süreçlerine açarak sunuyor. Hikmet’in yarattığı etkiler ve daha sonra anlatacaklarımız için bir özetleme yapmayı gerekli görüyorum:
- Ampirik yazar Piyale Madra’dır.
- Piyale, kurmacada gerçek olan Hikmet’i yaratmıştır.
- Dizideki tiplemeler kurmaca olduklarını bilmemekte, Hikmet’ten kurmaca evrenlerinin bir parçasıymış gibi söz etmektedirler.
- Hikmet, dizideki tiplemelere, sıklıkla kurmaca olduklarını imâ eden ipuçları verse de onlar buna inanmamaktadırlar.
- Hikmet kuşkulansa da kendini bir kurmaca değil gerçek sanmaktadır.
- Hikmet, ampirik yazar Piyale’nin kurmaca/metin içerisinde yarattığı ampirik yazardır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder