Evet, çizgiler büyüleyiciydi, enfesti, gel gör ki, benlik de sayılmazdı, şöyle bir serüven çizseler, kim bilir negzel olurdu, aşk meşk nedir be diyordum içimden...Sonradan kızsal meseleler filan denmeye başladı gençlik argosunda... Tam öyle bir şeydi, o güzelim çizgiler, soap opera olunca heder oluyordu sanki.
Çocukken hepimiz az ya da çok anladığımızı, sonra da anlamak istediğimizi okuyoruz... Bir şey gelişecekse, yani zevklerin niteliğinin değişmesi ve çeşitliliklerden haz almaksa mesele, sonradan, ilk beğenilerin üstüne koyarak varolabiliyor.
Farklılıkları anlamak, kabullenmek, empati kurmak "ha diyince" kazanılan bir şey değil, zaten o sebeple büyümek zor diyoruz.
Bir de kapaklari buna benzer Samanyolu kadin dergileri vardi.
YanıtlaSilDoğrudur vardı, Yelpaze bir İtalyan dergisinin GrandHotel'in uyarlamasıdır. Samanyolu, Yelpaze kapandıktan sonra çıktı, İtalyan tarzını izledi, kapaklarında kopya ölçüsünde uyarlamalar yaptılar, sonra elişi ve örgüye odaklandıkları için fotoğraf kullandılar. Başlangıçta Grand Hotel ve Yelpaze'yi izlediler demek daha doğru. Samanyolu'nu Ceylan yayınları çıkarmıştı, Ceylan'ın yayın tercihleri hep İtalya'dan olmuştu, kurucusu Münir Hayri'nin İtalyanca bildiği iddia edilir. Selamlar
YanıtlaSil