Salı, Eylül 12, 2023

Rejimin milleti Gırgır'ın halkı

Görsel, Gırgır'ın 12 Eylül'den hemen (bir iki sayı) sonra çıkan bir kapağı, denk geldikçe paylaşırım. Çıktığı zamanı hatırlıyorum, evde konuşulmuştu, cesur bulunmuştu, mahalle asker kaynıyordu, sokağa çıkma yasağı vardı filan... 

"İyi cesaret, nasıl izin vermişler hayret" tadından bir şeyler söylenmişti. 

Çok sonra, insan büyüdükçe-okudukça-karşılaştıkça farklı düşünmeyi öğreniyor.  Bu kapak, anladım ki, rejimi rahatsız filan etmezmiş, dikta rejimleri, hem alkış isterler hem de alkışlara inanmazlar. İnsanların güce taptığını, pragmatik olduğunu bilirler. Üstelik karikatürde eleştirilen, rejim değil, hayal edilen bir vatandaş da değil.

12 Eylül'ü pek hatırlayan yok, oysa o dönem hiç geçmeyecek gibiydi...Bazen, dönemler bitmeyecek, hükmedenler gitmeyecekler sanıyoruz, halbuki geçiyor, gidiyor, bitiyor, failleri unutuluyorlar... Yanlış anlaşılmasın, iki milyona yakın insanın rejim tarafından mağdur ve ziyan edildiğini biliyoruz, korkunç bir rakam bu, geçiyor geçmesine de delip geçiyor tabii... 

Gırgır, "gelen ağam giden paşam" diyen bir kalantoru karikatürize etmiş, zengin göbekli kötü adam çizmek kolaylarına gelmiş... Kalantorlar ve zübükler miydi, her devrin adamı? Bir onlar mıydı pragmatik ve güce tapar olan?

Hatırlayalım, rejimin ve ihtilalcilerin "yüce Türk milleti" ile muhalif Gırgır'ın romantize ettiği "halkı", mazlum ve yoksul memuru-vatandaşı, 12 Eylül rejimini yüzde 91'le destekledi...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder