Çocukluğumda iki yıl Adana'da yaşadım, gündelik dilde "Allahsız" sözünü çok duymuş ve şaşırmıştım. Yaşadığımız yerlerin bir aurası var, o aura öncelikli olarak yerel ahlakı, argoyu ve dili etkiliyor, Ankara'da pek duymamıştım, ondan garip gelmiş olmalı.
Bir yaşa kadar Allahsız deyince bu romanı ve Adana'yı hatırladım hep...
Adana'da "kitapsız" lafı eşlik eder ona gelnelde... ne gönülden ne gözden ayrılmak istemez ya adana insanı, yakınmalarıma böyle yoksunluklar eklemeleri ondandır belki...
YanıtlaSil