Cuma, Ekim 02, 2020

Seyrüsefer Defteri 122


Raised by Wolves Sea1 Ep.1 ve 2'yi seyrettim (30 Eylül).++ Marcella Sea1 Ep.3 ve 4'ü seyrettim (29 Eylül). ++  Lovecraft Country  Sea1 Ep.1 ve 2'yi seyrettim (28 Eylül).++ Enola Holmes (2020) enerjisi var, çocuksu ve eğlenceli, az şey değil, finali başka türlü kurabilirlermiş (27 Eylül).++ Superman Red Son (2020) bir iki yeri güzel uyarlamışlar ama duygusal olarak "gomonist" Süperman'ın sıkıntısı çok anlaşılmıyor (26 Eylül).++ Young Wallander Sea1 Ep.5 ve 6'yı seyrettim (25 Eylül).++ Marcella Sea1 Ep.1 ve 2'yi seyrettim (24 Eylül).++ Babyteeth (2019) buruk ve kederli bir hikayesi var, iyi sahneler çıkmış, ortayaş krizleri, ebeveynilik ve ergenlik ölçüsünde harmanlanmış (23 Eylül).++ Young Wallander Sea2 Ep.3 ve 4'ü seyrettim (22 Eylül).++ Abgeschnitten (2018) malzeme varmış, kalabalık olmuş, sadeleşememiş bir gerilim çıkmış (21 Eylül).++ Lying and Stealing (2019) Stiv Mak Kuin başrolde olabilirdi, o kadar 70'lerde çekilmiş gibi, kız güzel, e hikaye serüvenci (20 Eylül).++ Changeling (2008) konusu ilginçmiş, muammasını beğendim (19 Eylül).++ Hinterland Sea1 Ep.1'i seyrettim (18 Eylül).++ Young Wallander Sea1 Ep.1 ve 2'yi seyrettim (17 Eylül).++ A Million Ways to Die in the West (2014) eğlenceli aslında ama komedi eşiğini her zaman ayarlamamışlar, finali daha curcunalı olmalıymış (16 Eylül).++ Ace in the Hole (1951) iyi bir medya eleştirisi, iyi bir kara film ama Wilder filmi gibi değil (15 Eylül).++ Mulan (2020) yirmi yıl önce üretilmiş olsa vay vaylar kategorisine girerdi (14 Eylül).++ Cep Herkülü: Naim Süleymanoğlu (2019) doğru bir senaryosu var (13 Eylül). ++ Seni Gidi Seni (2017) arkaik kalmış, Çiçek Taksi bu hikayeleri çok anlattı (12 Eylül).++ Mutluluk Zamanı (2018) gişe filmi ama aşktan çok Cengiz B ile yürüyor ki ona göre yazılması gerekirmiş, yazılmamış (11 Eylül). ++ Döndüm Ben (2019) hikayeyi harekete geçiren temel neden anlaşılmıyor, mizahi olarak da başarılı değil (10 Eylül).++ Damsel (2018) westerne kara mizah yorumu, ilginç de olmuş (9 Eylül).++Reflections in a Golden Eye (1967) Marlon'un taşan oyunu, şahane Liz, her zaman şaşırtıcı olan McCullers griliği (8 Eylül).++ Düğüm Salonu (2018) potansiyelli işmiş, olamamış, bazen sadece iyimserlik seyrettirir (7 Eylül).++ Cat on a Hot Tin Roof (1958) ne zaman ilham verici bir şeye ihtiyaç duysam Tennessee "okurum" izlerim, hastasıyım, "oynatır" (6 Eylül).++ J'accuse (2019) daha gerilimli bir ardışıklık bekliyordum, belgesel havası bazen filmin önüne geçmiş (5 Eylül).++ Zengo (2020) Recep İvedik olmuş ona şaşırdım (4 Eylül). ++ Freaks (2020) iyi başlıyor, sonra olmuyor diyeceğim ama o iyi başlayan bölüm de zaten bilinen bir klişenin Alman sürümü (3 Eylül). ++ I'm thinking of ending things (2020) fasılalarla güzel diyaloglar var, iddiası ölçüsünde "büyük film" olamamış (2 Eylül).++Who's Afraid of Virginia Woolf (1966) oyun, oyuncuyu da uçuran güzelliktedir filan ama ne desek az, büyük film, büyük yalpalama (1 Eylül).++


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder