Uzun yıllar edebiyat editörlüğü yaptım ama jüriler, yarışmalar, alan içi rekabet ve gerilimler, hatta isimler derseniz inanın nedir, kimdir, niyedir bilmiyorum. Hal bu olunca hiç olmasam daha doğru olur gibi geliyor. İnsanın bildiği ve bilerek uzak durmayı seçtiği şeyler olabiliyor, örneğin çizgi romanla ilgili (akademik çalışmaları hariç tutarak) herhangi bir oluşumun içinde olmamayı tercih ediyorum. Herkesi kibarca reddediyorum.
Edebiyat, sinema ya da ne bileyim editörlük söz konusu olunca daha da geriliyorum. Çağrılmam ve konuşturulmam bile bana garip geliyor. Hiç konuşmuyor değilim ama orada da mantık, çalıştığınız yere katkı sağlamak olunca bir şeyler söylemek zorunda kalıyorsunuz. Yani demem o ki, az konuşsam ve işime gücüme baksam daha iyi olacak gibi geliyor... Zoraki konuşmacılığımı sevmiyorum...
Edebiyat, sinema ya da ne bileyim editörlük söz konusu olunca daha da geriliyorum. Çağrılmam ve konuşturulmam bile bana garip geliyor. Hiç konuşmuyor değilim ama orada da mantık, çalıştığınız yere katkı sağlamak olunca bir şeyler söylemek zorunda kalıyorsunuz. Yani demem o ki, az konuşsam ve işime gücüme baksam daha iyi olacak gibi geliyor... Zoraki konuşmacılığımı sevmiyorum...
Bu kadar laf ettim, Ankara'da o tarihte olan olursa, o saatte hafif tertip gevezelik edeceğim. Duyurmuş olayım.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder