Pazartesi, Nisan 08, 2019

Pıt Pıt Sözlüğü (11)



Âdâb: Edeb sözcüğünün çoğuludur, görgü kuralları, gündelik hayat içinde uyulması gereken kurallar bütünü gibi anlamlar içerir. Edebiyat ile Adâb arasındaki bağ, Doğu edebiyatını ve ilk modern romancılarımızı derinden etkilemiştir.

Uğursuz: Salı günü yelken açmak uğursuzluk getirir derler. Ama neden uğursuz sayılır, bir anlatsana baba! (Amat, İhsan Oktay Anar)

Tereke: Miras, bir sanatçıdan geriye kalan, taslak ve notlarından yayımlanmış çalışmalarının toplamı.

Meşe: Mahmut Şevket Esendal’ın kimi yazılarında kullandığı, kendisiyle özdeşleşen mahlası.

Afet: Arapçadan geçme, musibet anlamına gelen sözcük. Dervişin hak yolunda karşısına çıkan engel. Edebiyatta erkek kahramanın karşısına çıkan ve onu yolda çıkaran meşum kadın olarak nitelenebilir. Perhiz bozduran, erdemli hayatı tahrif eden kötü huylu karakter.

Daha ne Diyeyim: “ Hiçbir şey gelmez bu memlekette, sen bunu böyle bil!..” (Tarık Dursun K., Denizin Kanı).

Hace-i Evvel: Halka, halkın anlayacağı basitlikte yazması ve anlatması nedeniyle Ahmet Mithat’a atfedilen unvan.

Meydan Okuma: Bu, ne asabi bir bağırış, bu ne hırçın bir çağırış, bu ne çatık kaşlı, dik başlı bir satış!.. Şuraya bakın yahu, herif patlıcan satmıyor, adeta karşısındakilere kafa tutuyor: “Haydaaaa... Beş tane beş, on tane beş... Gel sen de al be, gel sen de al dayııı!..” (Osman Cemal Kaygılı, “Köşe Bucak İstanbul”)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder