Naziler gelirken bütün muhalefet, Nazileri değil sosyal faşistler dedikleri, kim oldukları tam da belli olmayan bir tahayyülle uğraşır ve birbirlerini sosyal faşist olmakla suçlar.
Anlatılan bir hikayedir, adamın biri damdan düşer, millet başına toplanır, her kafadan bir ses çıkar, insanlar akıl verip dururlar. Şöyle yapılmalıdır, böyle yapılmalıdır. Laf bitmeyince ve ne yapacağını şaşırınca, damdan düşen adam, "bana" demiş, "damdan düşen bir adam bulur musunuz, en iyi aklı o verir bana."
Sol ve solun fraksiyonlarının uzun zamandır ana konusu olan bireyden ve toplumdan uzaklaşarak , kendi mevcudiyetini koruma içgüdüsüyle hareket ettiği aşikar. Zaman zaman ufak kıvılcımlar çıksa da solun yangınını yeni dünya düzeninin güzel bir şekilde kontrol altına aldığını kabul etmek lazım. Bunuda içerideki fikir ayrılıklarını kullanarak yaptı.
YanıtlaSilSizinde belirttiğiniz üzere neden yan yana duramıyoruz sorusuna yüzlerce cevap var.Benim verebileceğim en doğru cevap ise , üzülerek söylüyorum hepimizinde artık toplum bilincinden uzak , göstermelik ilkelerle hareket eden , bireysel mevcudiyetimizi koruma derdinde, güvensiz insanlar haline dönüşmemiz.Birisiyle yan yana durmak için ona güvenmemiz gerekmez mi?