Cumartesi, Temmuz 30, 2022

Çizgi roman, Çizgiroman, Çizgi-roman...


Türkiye’de çizgi roman üç ayrı biçimde yazılıyor, bazıları araya tire (-) işareti koyuyor: Çizgi-roman diyor, özellikle İngilizcede kullanılan bir yazılım biçimidir bu. Kimileri de çizgi ile romanı birleştirerek yazıyor: Çizgiroman. Almancada da bu türden sözcük birleştirmeleri yapılır. Birleşik yazanların bir kısmı hayli de romantik ifadeler kullanıyor, böyle yazıyorum türünden meydan okuyucu çıkışlar yapıyorlar… Birkaç kez yazdım, sıfat tamlaması söz konusu olan bu sebeple ayrı yazılması gerekiyor. Türkçede bu biçimde tire (-) de kullanılmaz. Science-Fiction sanıyorum ilham vermiş çizgi ile roman arasına tire (-) koyanlara… Bunca zamandır da birleşik yazanlardan ya da tire (-) kullananlardan bir açıklama okumuş, görmüş değilim.

Elbette şunu kabul etmiyor değilim, dilediğiniz gibi yazarsınız, doğrusu-yanlışı yazanı bağlar. Çizgi roman dergilerinde, fanzinlerde daha çok birleşik yazılıyor. Ama orada da tutarlılık olmayabiliyor, dikkat edilmiyor sanıyorum. Büyülü Rüzgâr 44’te (Mayıs 2006) üç ayrı kullanım bir arada örneğin. İç kapakta dergi künyesinde Aylık çizgiroman dergisi yazıyor. Arka kapaktaki İlyas’ın kitabevinin ilanında “çizgi roman” ayrı yazılmış. Arka iç kapaktaki Conan ve Zagor ilanlarında “Çizgi-roman satış noktalarında” denmiş.

Çizgi roman ismini kimin bulduğu belirsiz. Sözlüklere kamuoyundaki kullanımı yaygınlaştıktan sonra girmiş. TDK sözlüklerine 90’lı yıllarda girmiş. (TDK ile bu konuda bir yazışmam oldu, ne zaman girdi, kim önerdi türünden)

Mevcut sözlükte çizgi romanın açıklayıcı karşılığı aynen şöyle: “Konuyu ve olaylar zincirini kesintisiz olarak resimleme yöntemiyle okuyucuya sunan roman.”

Dikkat edilirse çizgi roman, romanın bir türü, biçimi olarak görülmüş. Çizgi, “Nasıl roman?” sorusunun cevabı olarak eklenmiş. Çizgi, sıfat tamlaması olarak romanın, nasıl bir roman olduğunu açıklasın istenmiş. Kimse nasıl bir roman, gerçekten roman mı sorusunu pek düşünmemiş bana kalırsa. O nedenledir ki birkaç kez roman özel dosyaları hazırlayan edebiyat dergileri benden çizgi roman ile ilgili yazılar yazmamı istediler. Yine aynı nedenle “bu roman değil” denerek çizgi romanı küçümsenmiştir de.

Türkiye’de Comics ya da BD olarak giren resimli anlatılara, bantlara, tefrikalara bakıp roman demişler. Romana benzetmişler, benim hoşuma giden bir tercihtir, Sinema Romanı demişler. Mantıklı bulduğum için değil, hep romana yönelik bir yoğunlaşma olmuş ama bunu da düşünmüşler demek istiyorum.

Türkiye’de çizgi roman nedir sorusunu soran-cevaplayan genellikle edebiyatçılardır. Dikkatle bakarsanız, aklı başında yorumların çizgi romanı edebiyatla sinema arasına sıkıştırdığını görürsünüz.

Çizgi roman Türkiye’ye girerken, dışarıdan ithal edilirken kendisine uygun görülen isim, Graphic Novel’in tercümesinde de başımıza iş açtı aslında.

Bana göre, çizgi roman, roman değildir, illa roman yakıştırması yapılacaksa romanımsı denilebilir. Bunun bir tür küçümseme taşıdığı düşünülebilir, ilişkisini başka türlü ifade demedim. Çizgi romanın söz sanatlarıyla ilişkisi var ama bu onu roman yapmaz.

Çizgi roman veya onun öncesinde kullanılan Resimli Roman bence doğru tercihler değiller. Ama kullanımdalar, nasıl jilet, tıraş bıçağının yerini almışsa… Bu da öyle bir şey…

Çizgiromanı birleşik yazalım, kabul ederim ama üzerinde düşünmeden yapılıyor bu… Dilbilgisi, mevcut kullanım, içerik ve hatta estetik evrim/değişim hesap edilmeli böyle bir tercihte…Yoksa bence bu işler, ben yaptım-dedim-yazdım oldu’dan ileri gidemez. İyi savunma gerekiyor!

[Yazıyı 2006 yılında yazmışım]

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder