Çarşamba, Ağustos 12, 2015

Arkası Gelmez



2009 yılında NTV Yayınlarının televizyonda sürdürdüğü reklam kampanyalarıyla edebiyat uyarlaması çizgi romanlar birdenbire çok satmaya başladılar ve küçük çapta bir moda yarattılar. Dünya ölçüsünde bakarsak, sanat niteliği düşük, ucuz telifli bu uyarlamalar, televizyon reklamları sayesinde 40-50 bin civarında satışa ulaşabildiler. Çok daha popüler ve itibarlı çizgi romanların bu kadar satamadığını düşünürsek bu bir pazarlama başarısıydı ama arkası gelmedi, gelemezdi de. Büyük medya kuruluşları kârlılık oranıyla ilgileniyorlar ve bu kitaplardan geri dönen para onları pek de kesmiyor. Devamlılığı bu memleketin edebiyatına dayalı yerli uyarlamalar sağlayabilirdi ama yerli üretim sanıldığı kadar kolay değil. Her şeyden önce yabancılar kadar ucuz olamazlar, ancak çok satarak maliyetlerini çıkartabilirler. Üstelik iddialı çalışmaların süreklilik içinde çıkabileceğini sanmıyorum. Örneğin İhsan Oktay Anar’ın Puslu Kıtalar Atlası beş yıla yakın bir sürede üretildi. Zaman gerekiyor, çizer kalitesi gerekiyor, senaryo mahareti, çizgi roman dilini biliyor olmak gerekiyor bu tür çalışmalara kalkışırken. Tek tük bir iki örnek dışında başarılı edebiyat uyarlamaları yapabildiğimizi düşünmüyorum. Türkçede yayınlanan uyarlamaların nitelik olarak geçmişe nazaran daha iyi olduklarını söyleyebilirim. YKY’den çıkan Stefan Zweig’in Son Günler, Marmara Çizgi’den çıkan Don Kişot ve yine YKY’dan çıkan Yüzüncü Ad uyarlamaları bence yakın tarihli en başarılı çalışmalar oldular. 

[Yeni Şafak Kitap İlavesinden sordular cevapladım, 12.8.2015]

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder