Cumartesi, Aralık 05, 2009

İmtiyazdan İhtiyaca Telefon

Bir toplum için yeni olan her olay, olgu, nesne kendisine dair bir görgü, kültür, yetenek ve adap geliştirilmesine ihtiyaç duyar/vesile olur. “Devrim niteliğindeki” gelişmeler, keşifler veya icatlar ise toplum düzenini derinden sarsar. Olumlu ya da olumsuz dönüşümlere yol açar. Barutun, penisilinin, tekerleğin, matbaanın, elektriğin icadı; ateşin, Amerika kıtasının ve kutupların keşfi; patlak veren bir savaş veya bir barış anlaşması, artık hiçbir şeyin eskisi gibi olamayacağının habercisidir. Bunlardan bazıları tüm dünyayı, bazıları da dar bir coğrafyayı etkiler. Son birkaç yüzyılın en heyecan verici icatlarından biri olan telefon, dünya düzenini kökten değiştirmiş bir iletişim aracı olarak, insanlık tarihinde ayrıcalıklı bir yere yerleşmiştir. Bunun temel sebeplerinden biri, telefon aracılığıyla iletişim kurmanın mümkün hale gelmesinin, sadece ses dalgaları aracılığıyla haberleşmeyi sağlamaması, aynı zamanda, internet kullanımı gibi başka teknolojik yeniliklere giden yolu da açmasıdır. Telefon, yapısı itibarıyla, stratejik, kültürel, iletişimsel, siyasi ve ekonomik bakımlardan dönüşümler yaratmıştır. Zamanın ve mekanın sınırlarını aşan bir iletişim aracıdır öncelikle. Önceden mektupla, telgrafla, daha eski dönemlerde ulaklarla, posta güvercinleri ve ateşle gerçekleştirilmeye çalışılan haberleşmenin tüm zorlukları ve yetersizliklerini altederek vazgeçilmez hale gelmiştir. Yıllar içinde kendisi bir iletişim aracı olmakla kalmayıp, başka kitlesel iletişim araçlarının, örneğin radyonun, televizyonun, yazılı basının işlevlerini yerine getirebilmelerinde de hayati rol oynamıştır. “Telefonla haber geçmek” eylemi, iletişim olanaklarının çeşitlendiği ve hızlandığı günümüzde bile basın sektöründe “haber mutfakları”nın besin kaynağıdır. Basın sektörünün telefonla olan bağı, organik bir bağdır adeta. Yerli bir örnek verecek olursak, henüz dijital santrallere geçilmemişken, gazeteciler haber geçmek veya haber kaynağına ulaşmak için telefon santrallerinde görevli memurelerle o kadar sık teşrik-i mesaide bulunurlardı ki, aralarında bu hanımlarla flört edenlere, hatta evlenenlere rastlamak işten bile değildi. İletişim sürecini sadece sesin yönlendirdiği telefon görüşmeleri, ses tonu, vurgu ve diksiyon gibi unsurların önem kazanması ve avantaj addedilmesini beraberinde getiriyordu. İşitsel bir iletişim aracı olarak telefon, iletişim sürecinin sağlıklı olabilmesi için, sesin etkili kullanımını zorunlu kılıyordu. Halk arasında “telefon sesi” olarak adlandırılıp espri malzemesi yapılan çeşitli tonlama ve vurgular, kibarlık, buyurganlık, saygınlık, cazibe ihtiva eden unsurlardır. İlk kez muhatap olunacak bir kişiyle, yakın bir arkadaş veya akraba ile yapılan telefon konuşması arasında “telefon sesi” bakımından dikkate değer farklar vardır. Keza, çalan telefona cevap verirken kullanılan ses tonu ile telefonla aranılan birine hitap edilirken kullanılan ses tonu arasında da farklar olduğu söylenebilir (...) [2008 sonunda Telefonla ilgili bir kitap için yazılmış bir yazıdan bölüm]

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder